Dergimizin 87. sayısında üç Michelin yıldızına ve 2018 yılında World’s 50 Best Restaurants tarafından ‘Dünyanın En İyi Kadın Şefi’ unvanına layık görülen Clare Smyth ile değerli bir röportaj gerçekleştirdik. Dünyanın önde gelen şeflerinden Smyth’in yemeklere olan aşkından kariyerinin nasıl başladığına, mutfak felsefesinden Türk mutfağına kadar birçok konuyu ele aldık.
Londra Notting Hill’de bulunan Core by Clare Smyth restoranıyla üç Michelin yıldızına layık görülen ilk ve tek İngiliz kadın Şef Clare Smyth, 1978 yılında Kuzey İrlanda’nın Antrim ilçesinde yer alan bir çiftlikte dünyaya geldi. 16 yaşına kadar burada yaşayan geleceğin ünlü şefinin doğaya ve yemeklere olan tutkusu da bu çiftlikte başladı. Highbury College’da mutfak sanatları eğitimi almak için İngiltere’ye taşınan Smyth, Birleşik Krallık ve Avustralya restoranlarında ünlü şeflerin yanında çalışarak becerilerini geliştirdi. Kariyer basamaklarını hızla ve emin bir şekilde tırmanan ünlü şef, 2013 yılında sektöre sağladığı hizmetler için Britanya İmparatorluk Nişanı’na (MBE) layık görüldü. Başarılarla geçen dört yılın ardından Smyth ilk restoranını olan Core by Clare Smyth’i 2017 yılında Londra’da açtı. Her geçen gün ününe ün katan ikonik şef, tarihler Ocak 2020’yi gösterdiğinde Avustralya’nın Sidney kentinde Oncore by Clare Smyth’i kurdu. Burada da Good Food Guide tarafından üç Şapka ile ödüllendirilen Smyth, özgün lezzetleriyle damaklara hitap etmeye devam ediyor.
İlk olarak aşçılık hikâyesinin nasıl başladığını sorduğumuz Clare Smyth; “Yemek pişirmenin sanatsal ve yaratıcı yönüne âşık oldum.” diyerek başlıyor bu keyifli sohbete. Genç yaşlardan beri yemek yaptığını söyleyen Smyth, bu alanda sadece en iyilerle çalışıp öğrenebildiği kadar çok şey öğrenmek için dünyayı dolaştığını sözlerine ekliyor.
Londra’daki Core by Clare Smyth ve Sidney’deki Oncore by Clare Smyth restoranlarının konseptlerini merak ediyoruz. Ünlü şef, restoranlarında İngiltere’deki köklü yemek kültürünü korumak ve geliştirmek için çiftçiler ve balıkçılar dahil olmak üzere yerel üreticilerle çalıştıklarını aktarıyor ve sözlerine; “Misafirlerimize keyifli, lüks ve hoş bir yemek deneyimi yaşatmak istiyoruz.” diyerek devam ediyor.
Üç Michelin yıldızına sahip Core by Clare Smyth ve Good Food Guide’dan üç şapkayla ödüllendirilen Oncore by Clare Smyth restoranlarının başarısının ardında yatan sırrı soruyoruz. Clare Smyth bu noktada mutfaktaki insanlarla güçlü bir bağlantıya sahip olmanın önemine vurgu yapıyor ve ekliyor; “Londra ve Sidney gibi dünyanın iki ayrı ucunda olsak da her gün online olarak görüşüyoruz. Teknolojinin bu denli gelişmesi bizim için büyük şans. Ayrıca Oncore’daki Şef Alan’ı 21 yaşından beri tanıyorum. Öte yandan Londra ve Sidney’deki ekiplerimiz düzenli olarak birbirlerini ziyaret ediyor.”
“Doğadan ve mevsimlerden ilham alıyoruz”
Mutfak felsefesini ve menülerini hazırlama sürecini “Doğadan ve mevsimlerden ilham alıyoruz.” diyerek anlatan dünyaca ünlü şef; “Her zaman harika bir hikâyeye sahip olan ve İngiliz kültürüne selam veren yemekler yaratmaya özen gösteriyoruz.” yanıtını veriyor. Kendisiyle ilgili minik bir sırrı da FoodinLife okuyucularıyla paylaşan Smyth; “Ben mütevazı malzemelerle, özellikle de sebzelerle yemek yapmayı seviyorum.” diyor.
Son yıllarda iklim değişikliğinin artan etkileriyle dünyanın gündemine giren sürdürülebilirlik hakkında neler yaptıklarına değinen Clare Smyth, bu alanda çevrelerindeki her şeye dikkat ettiklerini ve mümkün olduğunca yerel ürünleri tercih ettiklerini söylüyor. Mutlaka sürdürülebilir uygulamaları benimseyen üreticiler ve tedarikçilerle çalıştıklarını ifade ediyor.
“Türk yemeklerini ve lezzet çeşitliliğini seviyorum”
Türk mutfağının gastronomi sahnesindeki yeri hakkında neler düşündüğün sorduğumuzda; “Türk yemeklerini ve lezzet çeşitliliğini seviyorum.” diyor ve Türk mutfağının gelecekte küresel gastronomi sahnesinde daha fazla yer alacağını düşündüğünü belirtiyor.
“En iyilerle çalışmaya özen gösterin”
Son olarak gençlere ve gastronomi ile ilgilenenlere tavsiyelerini merak ediyoruz ve Şef Clare Smyth; “Çok çalışın, beceriler edinmek için en iyi insanlarla çalışmaya özen gösterin ve seyahat edin.” diyerek sözlerini noktalıyor.
