Mandarin Oriental Bodrum Genel Müdürü Ali Tunç Batum: “Turizmin geleceğini ülkemizde çok parlak görüyorum”

Mayıs 2023 itibarıyla Mandarin Oriental Bosphorus, Istanbul Genel Müdürlüğüne atanan Ali Tunç Batum, ardından Mandarin Oriental Bodrum’a geçerek burada Genel Müdürlük görevini sürdürüyor. Donanımlı bir geçmişe sahip olan Batum’la hem ağırlama sektörüne hem de otel işletme yönetimine ilişkin konuştuk.

Ankara Hilton’da 1988 yılında hizmet sektörüne giriş yapan Ali Tunç Batum, 36 senedir bu alanda kariyerini sürdürmeye devam ediyor. Yatırım danışmanlığından yemek fabrikasına, restoran yönetiminden otelciliğe kadar birçok alanda çalışmalar gerçekleştiren Batum’un şimdiki durağı ise Mandarin Oriental Group’un Türkiye’deki otellerinden biri olan Mandarin Oriental Bodrum.

Bu her iki otelin Genel Müdürü olarak kariyerine devam eden Batum, otel işletme yönetimi konusunda “Sistem ve insanın bir arada entegre olduğu, yatay bir yönetim şeklini benimsiyoruz.” diyor ve devam ediyor: “Herkesin belirli sorumlu olduğu alan ve görevler var, sistem de tüm bunların ahenkle çalışmasını ve kontrolünü sağlıyor.”

Otel işletme yönetimi konusundaki yaklaşımını sorduğumuz Mandarin Oriental Bodrum Genel Müdürü Ali Tunç Batum, bu konuda liyakat ve devamlılık esaslı bir kariyer planı çizmeye odaklı çalışmalar gerçekleştirdiklerini söylüyor: “Bu bağlamda çalışma arkadaşlarımızın sürekli eğitim ve motivasyon ihtiyaçlarını karşılamak için öncesinde çeşitli analizler yapıp ihtiyaçları belirliyoruz ve bu konularda planlarımızı tasarlıyoruz.”

Mandarin Oriental Bosphorus, Istanbul’un sürdürülebilirlik çalışmaları

Bir dönem Mandarin Oriental Bosphorus, Istanbul’un da genel müdürlüğünü yapan Batum, buradaki sürdürülebilirlik stratejilerini de anlatıyor. Batum, bu alandaki dünyada önemli bir sertifika programı olan GSTC’nin içinde yer aldıklarını ve üçüncü derece belgeye sahip olduklarını anlatırken, şu ifadelerle yaptıkları çalışmalara değiniyor: “Çevreye duyarlı tedarikçilerle çalışıyoruz. Biyoçeşitliliğin korunmasıyla ilgili olarak yerel STK’lar ile ortak çalışmalar yürütüyoruz. Plastik kullanımını azaltıyoruz. Kaynağında ayrıştırma ve geri dönüşüm sistemlerimizi çok etkin kullanıyoruz. Menülerde yer alan coğrafi işaretli ve yerel ürünlerin oranınının arttırılmasına özen gösteriyoruz.”

HoReCa sektörüne yapılan yatırımları yorumlamasını istediğimiz Tunç Bey; “Özellikle restoran ve gastronomi alanlarında inanılmaz güzel gelişmeler olduğunu görüyoruz.” diyerek sözlerine başlıyor ve dünyaca ünlü derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’de yer almasına değinerek, bunların Türkiye tanıtımında ciddi bir etkisi olduğunu söylüyor: “Gastronomi fuarı, etkinliği veya festivali yapılıyor. Bunu da çok önemli buluyorum çünkü coğrafi işaretlere sahip birçok ürün kayda geçiyor, tanıtılıyor. Buna benzer faaliyetlerin birçok olumlu sonucu oluyor.”

Ağırlama sektörüne ilişkin yapılan yatırımlar konusunda, planlı bir yatırım vizyonunun öneminden bahsederken; bakanlık, belediye ve yatırımcı destekleriyle gelişen proje sonuçlarının herkesi mutlu ettiğini ama altyapısı eksik alanların can çekiştiğini sözlerine ekliyor: “Özellikle Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) gibi kurumların, yalnızca bilindik bölgeleri değil daha az bilinen bölgelerin de kimliğini öne çıkartarak ve tanıtarak, söz konusu bölgeye daha fazla yatırım çektiğini görüyorum. Türkiye, turizm yatırımcıları için inanılmaz iştah artırıcı çeşitliliğe sahip bir ülke. Turizmin geleceğini ülkemizde çok parlak görüyorum.” ifadelerini kullanıyor.

“İş endişesi çekmeyecekleri belki de tek sektör”

Tunç Bey’den son olarak ağırlama sektöründe kendisine yer edinmek isteyen gençlere ne gibi tavsiyeler verebileceğini sorduğumuzda; “İş endişesi çekmeyecekleri belki de tek sektör.” diyerek konuya giriyor ve bu sektörün de her işte olduğu gibi emek, sıkı çalışma ve sabır istediğini belirtiyor. Sektörde yaşanan krizler, alanın itibarında k.tü bir imaj çizse de sabrın, çalışkanlığın ve iyi ilişkiler kurmanın bu işin değişmez başarı üçlüsü olduğunun altını çiziyor.

Sosyal Medya'da Paylaşın