Ali Muhiddin Hacı Bekir: Tarih Kokan Akide Şekerleri

Hacı Bekir ailesinin 6. Kuşak temsilcisi Leyla Celalyan, Koç Üniversitesi İşletme bölümünden 2015 yılında mezun olduktan sonra kurumsal deneyim kazanmak adına otomotiv sektöründe iki buçuk sene çalıştıktan sonra 2018 yılında tam zamanlı olarak şirkette çalışmaya başladı.  

Kastamonu’nun Araç ilçesinden İstanbul’a gelerek, 1777 yılında Bahçekapı semtinde açtığı küçük şekerci dükkanında lokum, akide gibi şekerlemeleri bizzat imal edip satmaya başlayan Şekerci Hacı Bekir Efendi, mamullerinin ünü Osmanlı Sarayı’na ulaşınca, Padişah II. Mahmud tarafından Nişan-ı Ali Osmani’nin 1. Rütbe Nişanı ile sarayın Şekercibaşı’lığına layık görüldü. 1873 yılında, saray tarafından Viyana’da düzenlenen fuarda Osmanlı şekerlemelerini tanıtmakla görevlendirilen Hacı Bekir Efendi’nin oğlu Mehmed Muhiddin burada ve daha sonra katıldığı yurtdışı fuarlarında kazandığı madalyalar ile Osmanlı’nın ve firmasının ilk markasını oluşturdu. Ardından, görevi devralan torun Ali Muhiddin Hacı Bekir’e 1911’de Mısır Sarayı tarafından da Şekercibaşılık ünvanı hak görüldü. Hacı Bekir müessesesi onun döneminde altın çağını yaşamış olup, uluslararası çapta pek çok girişim ve başarılara imza atarak bir dünya firması halini aldı. yönetimde beşinci ve altıncı nesil üyeleri itibariyle firma başlattığı e-ticaret faaliyetlerini geliştirerek yürütmektedir. Dünyanın en eski 100 markasından biri olan Şekerci Hacı Bekir, halen Türkiye’nin ilk firması olarak günümüzde dünyanın en lezzetli ve kaliteli şekerlemelerini yaratmaya devam etmektedir.

İstikrarlı bir biçimde aynı nefis tadı ve kaliteyi yıllarca sürdürebilmenin arkasındaki güç

Hacı Bekir Efendi ve daha sonra oğlu Mehmed Muhiddin ve torunu Ali Muhiddin, Osmanlı Sarayı tarafından “Şekercibaşı” nişanına layık görülmüşlerdir. Bu bir kereye mahsus verilen bir nişan olmayıp, her sultan ve Şekercibaşı aile üyesi değiştiğinde yeninden değerlendirip takdim edilen bir nişanmış. Dolayısıyla bu nişanı korumak için bir kalite standardı tutturmuş Hacı Bekir ve sonraki kuşaklar. Bugüne bu değeri taşımamızdaki en büyük etkenlerden biri budur; ‘Müşterilerimiz dükkanlarımıza çocukluklarından beri bildikleri lezzetleri tatmaya, çocuklarına, arkadaşlarına tanıtmaya geliyor. Yıllardır bildikleri lezzetleri onlara her daim sunma gayesindeyiz. Yıllar geçtikçe iklim ve hammadde nedenli değişiklikler yaşanabiliyor, bu nedenle reçetelerimizi sürekli güncel tutuyor, müşterilerimizden gelen geri bildirimlere de büyük önem veriyoruz. İnsanların mutlu olmak için geldiği duraklar bizim dükkanlarımız, hatıralarını yeniden yaşadıkları, başkalarına aktardıkları yerler, bu anıları canlı tutabilmek için bu lezzetleri korumak bizim için çok önemli.’

Lezzetlerimizde en önem verdiğimiz şey özümüze sadık kalmak.

‘Lezzet ve sunum konusunda yenilikler ve güncellemeler her zaman yapılmalı, bir işletmeyi veya markayı ayakta tutan öze bağlı kalarak günün şartlarına ayak uydurmaktır. Ama bunu yaparken denge çok önemli, geleneksel bir lezzeti yeniden yorumlarken ürünün kimliğini kaybetmeden bunu yapmaya çalışıyoruz. Mesela, lokumlarımızda yeni çeşitler çıkarırken yine geleneksel lezzetleri, bu topraklarda herkesin aşina olduğu lezzetleri lokuma entegre etmeye çalışıyoruz. Bizim en yeni lokum çeşitlerimiz ayva, narlı fıstıklı ve Türk kahveli çeşitlerimiz, bunlar görece lokumda yeni lezzetler ama bu coğrafyada oldukça yer etmiş lezzetler.’

Ali Muhiddin Hacı Bekir gerek marka tarihiyle gerek ürünleriyle dünyada önemli bir bilinirliğe sahip

‘Görünürlüğü sağlamak için yurtiçi ve yurtdışı marka iş birlikleri konusunda çalışıyoruz, Festivallere ve “pop-up” satış çalışmalarına katılıyoruz. Bu sayede, markanın bilinirlik yaşının da gençleştiğini gözlemliyoruz. Ali Muhiddin Hacı Bekir olarak İstanbul’da 4 Ankara’da 1 mağazamız var. Bunlara ek olarak yine İstanbul’da 2 adet franchise mağazamız ve 1 adet fabrika satış mağazamız bulunuyor.  Pandemiyle beraber e-ticaret sayfamızı yenilemeye ve geliştirmeye başladık, bu geliştirmeleri devam ettirip e-ticaret etkinliğimizi arttırmayı planlıyoruz. Gündemimizde bu aralar sürdürülebilirlik konusu var, ambalajlarımızda geri dönüşüme uygun ürün kullanımını arttırmayı nasıl sağlarız bunları araştırıp bu konuda çalışmalar yapıyoruz.’

 

Sosyal Medya'da Paylaşın