Şekerci Caferzade Aytekin Erol 4’üncü Kuşak Temsilcisi Büşra Erol: “Bizi biz yapan özelliğimiz hammadde kalitesi, üretim, lezzet ve ustalık”

1900’lü yıllarda Mehmet Erol tarafından kurulan Şekerci Caferzade Aytekin Erol, kuşaklar boyunca bilgi ve birikimini aktararak ayakta kalmaya devam ediyor. 4’üncü kuşak temsilcisi Büşra Erol, Şekerci Caferzade Aytekin Erol’un tarihinden, lezzetlerinden ve gelecek planlarını Patisserie by FoodinLife’a anlattı.

Şekerci Caferzade Aytekin Erol, Mehmet Erol tarafından 1900’lü yıllarda kuruluyor. Savaş nedeniyle Mehmet Erol’un bir süre mesleğine ara vermesiyle Cafer Erol, unutulmaya yüz tutmuş bu mesleği oğulları ile devam ettirme kararı alıyor, diye anlatıyor Şekerci Caferzade Aytekin Erol’un 4’üncü kuşak temsilcisi Büşra Erol ve devam ediyor, “2000’li yılların başlarında Cafer Erol’un oğullarından Aytekin Erol, Şekerci Caferzade markasıyla geleneksel usüller ve çağımızın en son teknolojisini birleştirerek butik üretim anlayışını benimsemiş, kaliteden taviz vermeden sürekli gelişim ve değişim içinde 4’üncü kuşak olan bizlere yani Alperen Cafer Erol, Nurbanu Erol ve bana üretimin her aşamasını öğreterek bugünlere damaklarda lezzetler bırakarak getirmiştir” diyor.

Kaliteden taviz vermeden…

Şekerci Caferzade Aytekin Erol gibi günümüze gelen birçok tarihi şekerci mevcut. Her ne kadar tarihi önemleri de olsa gün sonunda birbirlerinin rakipleri. Büşra Erol, kendilerini rakiplerinden ayıran özelliklerini şöyle anlatıyor, “Kaliteden asla taviz vermeden, işimizin hem üretim hem satış aşamasında sevgiyle ve aşkla başında durmak bizim en büyük gücümüzdür. Bizi biz yapan özelliğimiz hammadde kalitesi, üretim, lezzet ve ustalık.”

Güvenilir hammadde, kaliteli, doğal ve taze ürünler

Şekerci Caferzade Aytekin Erol, Anadolu Yakası’nda Üsküdar’da 2, Kadıköy ve Acıbadem’de birer şube olmak üzere toplam 4 şubeye sahip. Ürün yelpazesinde ise şekerden lokuma, ezmeden çikolataya, helvaya gibi pek çok çeşitleriyle misafirlerine hizmet veriyor. Lezzetlerinde en önem verdikleri noktaları Büşra Hanım “Kullanılan her hammaddenin güvenilir ve kaliteli doğal üreticilerden temin edilmesi” diyor ve ekliyor, “Kullanılan meyveleri yöresindeki üreticiden tedarik etmek, üretim merkezimizde bu kaliteli hammaddelerin en doğru şekilde işlenmesi, taze ve butik üretim anlayışıyla üretim yapmak en önemli aşamalarıdır.”

Geçmişten günümüze miras kalan akide şekeri, lokum, badem ezmesi, tahin helvası, reçel ve çikolata da en sevilen lezzetlere yer verdiklerini belirten Şekerci Caferzade Aytekin Erol’un 4’üncü kuşak temsilcisi Büşra Erol, müşteriler tarafından en çok tercih edilen lezzetlerin klasik lezzetlerden olan çifte kavrulmuşlar, akide şekerleri ve daha yeni çeşitlerden olan nar sulu lokumlar ve dolgulu lokumlar olduğunu belirtiyor.

Şekerci Caferzade Aytekin Erol’un gelecek planları

Gelecek planlarından da bahseden Erol, dünyaya bu şeker kültürünü yaymak için halihazırda yapmış oldukları ihracatlara yeni ülkeler ve yeni müşteriler katmayı planladıklarını söylüyor ve ekliyor, “Bir önceki kuşaktan aldığımız bilgi ve birikimi sonraki kuşaklara eksiksiz bir şekilde aktarma gayretindeyiz. Sürekli değişim ve gelişim içinde olan markamızı dünyada ve ülkemizde daha ulaşılabilir hale getirmeye çalışmaktayız” diyerek sözlerini noktalıyor.

Sosyal Medya'da Paylaşın