Eski Tadında Kurucu Ortağı Okan Arı: “Pandemi sonrası sağlıklı gıdaya talebin daha da hızlı artacağına dair birçok araştırma yayınlanıyor”

Tertemiz topraklarda yetişen ve tabaklara gelene kadar her aşamada doğallığını koruyan lezzetler sunan eskitadinda.com, Ocak 2017’de hayata geçti. Marka, kendileri gibi sağlıklı beslenmek isteyenleri, doğal ve yerel üretim “artizan lezzetler” ile buluşturmayı hedefleyen bir ekip tarafından kuruldu. Herkesin katkısız, ata tohumu ve yerel üretim ürünlere yoğun ilgi gösterdiği pandemi döneminde yükselişini daha da hızlandıran Eski Tadında’yı kurucu ortaklarından Okan Arı’dan dinledik.

Okan Arı, Ozan Eke ve Oya Arı Sezgin’den oluşan üç girişimci tarafından kurulan Eski Tadında, topraktan ürün aşamasına kadar kimyasal, koruyucu, raf ömrü uzatıcı, aroma verici ve benzeri hiçbir katkı maddesi içermeyen ürünler sunuyor. 2021 ilk 6 ay cirosunu ortalama 9-10 milyon TL bandında kapatmayı hedefleyen markanın 2021 hedefi ise ciroyu 20-22 milyon TL bandına taşımak. Eski Tadında’yı 3 girişimci olarak kendi öz kaynaklarıyla kurduklarını belirten Eski Tadında Kurucu Ortağı Okan Arı, “Kuruluş aşamasından önce kendi ailemiz ve çocuklarımız için doğal ve yerel gıda üretimi yapıyorduk. Balıkesir’deki bir dağ köyünde kirlenmemiş ata topraklarını ekip biçiyor, burada hayvanlarımızı doğal şekilde besleyip yetiştiriyorduk. Yıllar içerisinde neredeyse tüm gıda ürünlerini bu şekilde karşılayabilir ve hiç market alışverişi yapmaz hale geldik. Kısa sürede bunun bizim için ne kadar büyük bir değer yarattığını gördük ve tecrübelerimizi ve ürünlerimizi kendimiz gibi temiz gıdaya erişimi dert edinen kişilerle paylaşmaya karar verdik” diyor.

“Üretim süreçlerinde fabrikasyon uygulamalar yapılmaz”

Gıda sektöründe kalite standartlarını doğru ürünle başlayarak koruduklarını söyleyen Okan Arı, güvenilir gıda ürünlerini müşterilere sunmayı birincil amaçları olarak görüyor. Hiçbir üründe kimyasallar ve katkı maddelerinin kullanılmadığını belirten Arı, “Üretim süreçlerinde fabrikasyon uygulamalar yapılmaz. Raf ömrü uzatıcılar, koruyucular, parlatıcılar vb kullanılmaz. Sitemizde satışta olan tüm ürünlerimiz aynı prensiplerle üretilmiştir. Topraktan ürün aşamasına kadar her aşamada anlaşmalarımızla başlayan, denetimlerimiz ve kontrollerimizle devam eden, çok sıkı takip ettiğimiz kalite süreçlerimiz var. Üretime dahil olarak, üretim yeri denetimlerimiz ve laboratuvar analizleriyle  desteklediğimiz süreçlerimizle ürünlerin doğruluğundan emin oluyoruz. Her bir ürün grubunda doğru ürün olması için gerekenlerin uygulandığına emin oluruz. Örneğin zeytin üreticimizle kostik veya limon tuzunun hiç üretim alanına girmediği bir üretim sürecimiz var. Sağlıklı gıda ürünleri lezzetsiz olur gibi bir algı olabiliyor, aslında doğru içeriklerle üretilmiş ürünlerin çok daha lezzetli olduğunu her zaman anlatmaya çalıştık, tüketicilerimiz de ürünlerimizi denediklerinde lezzet konusundaki memnuniyetlerini dile getiriyorlar. Örneğin, acukamız evde yapıldığı gibi, en iyi malzemelerin karıştırılması ile elde edilen, koruyucu, katkı maddesi ilave edlimemiş, üretimden sonra kısa süre içerisinde tüketiciye ulaştırdığımız, tüm bu özellikleriyle lezzeti ile de fark yaratan ürünlerimizden bir tanesidir” diyor.

“Pandemi süreci, beslenmenin insan sağlığı üzerine etkisinin önemini daha da fark ettiğimiz bir dönemin kapılarını açtı”

Pandemi süreci, beslenmenin insan sağlığı üzerine etkisinin önemini daha da fark ettiğimiz bir dönemin kapılarını açtı. Eski Tadında Kurucu Ortağı Okan Arı “Sağlıklı yaşamın önemi, son yıllarda çok ciddi bir şekilde hem ülkemizde hem dünyada insanların belki de yeniden fark ettikleri bir kavram oldu. Gıdanın sağlıklı bir yaşam için önemini zaten biliyorduk, içerisinde katkı maddesi olmayan, kimyasala maruz kalmamış, raflarda aylarca bozulmaması için raf ömrü uzatıcı gibi katkı maddeleri kullanılmayan ürünlere talep son yıllarda oldukça arttı. Bu tip gıdaların, sağlığımız üzerindeki olumlu etkilerini deneyimledikçe de insanlar kulaktan kulağa bu gerçeği paylaşmaya başladılar. Pandemi süreci de, beslenmenin, insan sağlığı üzerine etkisinin önemini daha da fark ettiğimiz bir dönemin kapılarını açtı. Ülkemizden veri temininde zorlansak da, yurt dışındaki araştırmalarda sağlıklı gıdaya talep zaten son yıllarda artan bir trend içerisindeydi, pandemi sonrası talebin daha da hızlı artacağına dair bir çok araştırma yayınlandı ve yayınlanıyor” diyerek gelecekte talebin dramatik bir artış içerisinde olacağını ve arzın büyük ölçüde online’dan büyüyeceğini düşünüyor.

“Üretimimize katkı maddesiz, nitrit ve nitratsız sucuk ve dana kavurma ile başladık”

Et ürünleri konusunda çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Okan Arı, “GDO’lu yemlerle beslenmeyen, hayvan refahı korunarak yetiştirilen, endüstriyelden uzak çiftliklerin hayvanlarından üretimimize katkı maddesiz, nitrit ve nitratsız sucuk ve dana kavurma ile başladık. Bu etleri kıyma, kuşbaşı gibi taze et olarak da tüketicilerimize ulaştırmak için çalışmalarımıza yoğun olarak devam ediyoruz. Bu bizim için çok önemli bir ürün grubu. Buna ek olarak, organik yetiştirilen tavukları da ürünlerimiz arasına ekleyeceğiz. Ayrıca, fırın ürünlerimize yeni çeşitler ekliyoruz. Yeni ekmek çeşitleri, simitler, tatlı tuzlu kurabiyeler üzerinde çalıştığımız ürünler. Glukoz şurubu ve koruyuculara yenilmemiş, sağlıklı ev yapımı içecekler de şu anda odaklandığımız ürün gruplarından bir tanesi. Mevsim sebze meyvelerinin mevsimi dışında tüketimi için kurutma ve konserveleme yönetimi ile daha fazla ürün hazırlamak da planlarımız arasında yer alıyor” diyor.

“En sağlıklı ürünleri, en lezzetli ve taze hallerinde müşterilerimizle buluşturuyoruz”

Eski Tadında’da istisnasız tüm ürünler, hiçbir katkı maddesi ya da kimyasal işlem içermiyor. Bu prensibin olmazsa olmazları olduğunu söyleyen Okan Arı sözlerine şöyle devam ediyor; “Sebze ve meyve tedariği de bu zincirin en zor halkalarından biri, üretiminde kimyasal ilaç ve gübre kullanılmadan ve dolayısı ile üründe kimyasal, pestisit barındırmayan ürünleri yılda 52 hafta, haftada 7 gün müşterilerimize, ürünleri en iyi şekilde sunmamız gerekiyor. Organik ürünler her üründe olmasa da, domates, çilek, maydanoz, marul gibi dayanımı az ürünlerde daha narin oluyorlar. Hasattan itibaren saatler içerisinde dağıtım merkezimize gelen ürünleri, 24 saati doldurmadan müşterilerimize ulaştırarak, sebze ve meyvede en sağlıklı ürünleri, en lezzetli ve taze hallerinde müşterilerimizle buluşturuyoruz.”

 

Sosyal Medya'da Paylaşın