Perakende Dünyasında Benzersiz İş Modeli: Tchibo

Yolculuğu, 1949 yılında Hamburglu bir tüccar olan Max Herz’in posta ile evlere kahve gönderimi fikriyle başlayan Tchibo, bugün ana iş kolu olan kahve pazarı üzerinden işleyişini sürdürüyor. Kısa zamanda Almanya’da en çok tüketilen kahve markası olan Tchibo, ana uzmanlık alanı olan kahvenin yanı sıra kahve dışı ürünler ve mağazalarındaki coffee bar’lar ile büyümeye devam ediyor. İlk mağazasını 1955 yılında Hamburg’da açan marka, 2005 yılından bu yana Türkiye’de faaliyet gösteriyor. Tchibo Türkiye Genel Müdürü Hasan Ulutürk, FoodinLife’a markanın dününü, bugününü ve gelecek çalışmalarını anlattı.

Röportaj: Gökmen Sözen

2005 yılında %100 kendi sermayesi ile Türkiye’ye gelen Tchibo, sürdürülebilir kaynaklardan elde ettiği özel Tchibo kahvelerini önce Almanya’da topluyor ve tüm kavurma işlemlerini burada yapıyor, ardından tüm dünyaya dağıtımını sağlıyor. Tchibo bugün mağazalar, süpermarketler, online ve HoReCa kanalı olmak üzere dört ayrı koldan satışlarını gerçekleştiriyor. Satış stratejilerini anlatan Hasan Ulutürk, “2005 yılında Türkiye’ye mağazacılıkla geldik. İlk mağazamızı da İstanbul Cevahir AVM’de açtık. 2009 yılında tchibo.com.tr adresimizle hem kahve hem kahve ekipmanları hem de gıda dışı ürünlerimizle online satışımızı başlattık. Ardından 2016 yılında marketlere, 2018 yılında da HoReCa pazarına girdik. Araştırma şirketlerinin geçen yılki son verilerine göre filtre kahve, çekirdek kahve, espresso ve kapsül ürünlerinde pazar lideriyiz.” diyor.

“Artık kahvecilik yanımızla ön plandayız”
Tchibo’nun Türkiye’ye ilk geldiği sıralarda %90 gıda dışı ürünleri ile ön planda olduğunu şimdi ise kahve kültürünün artmasıyla kahvecilik yanlarını ön plana çıkardıklarını söyleyen Ulutürk, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Türkiye’deki ilk yıllarımızda en önemli özelliğimiz her hafta değişen temalar sunmamızdı. Müşterilerimiz mağazalarımızda bir hafta banyo ürünleri bulurken bir sonraki hafta vitrinlerimizin tamamen değiştiğini görüyor, temizlik ürünleri ile karşılaşıyordu. Şu an mağazalarımızdaki oturma alanlarını genişletiyoruz. Türkiye’de 11 ildeyiz. Tchibo Türkiye’nin en önemli kazanımlarından biri de Türk kahvesidir. Tchibo Türk kahvesi, sadece ülkemizde değil Tchibo’nun satış yaptığı farklı coğrafyalarda da sevilen ve tercih edilen ürünler listesinde yer alıyor.”

Uyguladıkları programlarla çiftçilerin eğitimini ve eşit haklarda çalışmalarını desteklediklerini belirten Ulutürk, “WE isimli uluslararası bir programımız var, bu programda çiftçiler ve aileler önceliği oluşturuyor. Gıda dışı fabrikalarda sosyal standartların uygulanmasına yönelik bir insan hakları programı olan WE kapsamında işçiler, üreticiler ve sendika temsilcileri ile daha iyi çalışma koşulları için çözümler geliştiriyoruz. Ücretler, çalışma saatleri, örgütlenme özgürlüğü ve çalışan temsili, ayrımcılık, çocuk işçi gibi öncelikli sorunlara uygun çalışmalar yürütüyoruz.” diyor.

Sürdürülebilirlik çalışmalarını sorduğumuz Hasan Ulutürk, projelerini de şöyle anlatıyor: “Tchibo’nun %100 sürdürülebilirlik gibi bir misyonu var. Hedefimize giden yolda Birleşmiş Milletler’in on yedi adet sürdürülebilirlik amacının dokuzunda aktif çalışmalar yürütüyoruz. Sattığımız kahvelerin %50’den fazlası sürdürülebilir yöntemlerle üretiliyor. Bunun yanı sıra; dünyanın en büyük 3. organik pamuk tedarikçisiyiz. Kullandığımız pamuğun % 90’ı sürdürülebilir yöntemlerle üretiliyor. %100 naylon atığı ve geri dönüştürülmüş pet şişelerden oluşmuş, yeniden üretilen ECONYL® naylon gibi değerli kaynakları kullanıyoruz. 2020 yılında koleksiyonumuzdaki tekstil ürünleri için 63 milyon pet şişeyi geri dönüştürdük. Kullandığımız tüm ahşap ve kağıtlarda, %100 FSC sertifikalı ürünler kullanarak orman alanlarının kalıcılığını destekliyoruz.”

“HoReCa pazarı ile önemli iş birliklerimiz var”
Tchibo’nun sektör içindeki çalışmalarını anlatan Hasan Ulutürk, “Petrol Ofisi ile Tchibo 2 Go markalı bir iş birliğimiz var. Tchibo kahvelerini benzin istasyonlarının içine koyuyoruz. Bu iş birliği ile her benzin istasyonu aynı zamanda birer kahve istasyonuna dönüşüyor. Şu anda yaklaşık 400 noktadayız. 2018’den bu yana 4 yıllık bu süreçte çok ciddi bir yayılım gerçekleştirdik.” diyor ve ekliyor: “Ayrıca Tchibo Coffee Services isimli, tamamen HoReCa odaklı çalışan bir şirketimiz var. Türkiye’de de bu yapılanma ile HoReCa kanalını yönetiyoruz. Otellerle anlaşma yaparak odalarına ve büfelerine kahve makinelerimizi yerleştiriyoruz. Akdeniz ve Ege’deki otellerin büyük çoğunluğunda çözümlerimiz yer alıyor. Yine aynı şekilde restoran zincirleri ile iş birlikleri yapıyoruz. Burada tüm kahve çeşitlerinin olduğu çok çeşitli ürünler sunuyoruz. Tabii bu işi distribütörler üzerinden yürütüyoruz. HoReCa daha çok büyüyebileceğimize inandığımız bir alan.”

“Z jenerasyonu yeni nesil kahveyi tercih ediyor”
Kahve sektörü konusunda görüşlerini paylaşan Ulutürk, kahvenin Türk kültürünü oluşturan yapı taşlarından biri olduğunu söylüyor: “Türk kahvesiyle başlayan Türk kültürü, bence yeni nesil kahvecilikle küllerinden yeniden doğuyor. Türk kahvesi şu an hala çok satılan bir kahve ama jenerasyonlar değişti. Yeni kuşak tercihleri sayesinde artık ciddi anlamda filtre kahve, Americano, cappuccino satışı yapılıyor. Filtre kahve satışı birinci sırayı alırken, Türk kahvesi satışı bu listede üçüncü sırada yer alıyor.”

Sosyal Medya'da Paylaşın