Tarihi Yarımada’da Nikkei Mutfağının Lezzetleri: İoki Nau Karaköy

Geçtiğimiz aylarda Karaköy’de bulunan tarihi yarımadanın kalbindeki JW Marriott Istanbul Bosphorus yeni bir mekân açıldı: İoki Nau Karaköy. İlk şubesini Yeniköy’de açan mekân yavaş yavaş İstanbul’un popüler lokasyonlarında kendini gösteriyor ve Nikkei mutfağının en iyi temsilcilerinden biri olarak ilerliyor. Peru asıllı Sushi Baş Sefi Holguer Ponce Antezana ile loki Nau Karaköy’ü konuşuyoruz.

İstanbul’un popüler semtlerinden biri olan Karaköy’de bulunan JW Marriott Istanbul Bosphorus, tarihi yarımadayı kucaklayan lokasyonu ile yerli ve yaban cı pek çok turisti ağırlıyor. Bununla birlikte sunduğu benzersiz gastronomi deneyimleriyle de misafirlerini büyüleyen otelin yeni bir lezzet durağı bulunuyor: İoki Nau Karaköy. Nikkei mutfağının önemli temsilcilerinden biri olan mekân, ilk şubesini yılın başında Yeniköy’de açmıştı.

İoki Nau Karaköy’ün Sushi Baş Şefi Peru asıllı Holguer Ponce Antenaza, kendisini Japon yemeklerine adayan ve uzun süredir Türkiye’de yaşayan bir isim ve yaklaşık 22 senedir gastronominin içinde. Öncelikle memleketi Peru’nun coğrafyası gereği balık ve deniz ürünleri açısından zengin olduğunu ve çeşitli olduğunu söylerken, “Biz, Japon yemeklerine
adanmış şefler için Japon ve Peru ürünlerini kullanma konusunda sonsuz fikir var. Burası iki gastronomik kültürün birleşimi olan Nikkei yemeklerinin doğduğu yerdir” diyor.

İoki Nau Karaköy mutfağının lezzetleri ve ürün kullanımı

11 yıldır İoki bünyesinde çalışmalar gerçekleştiren şef Antezana, restoranların damak tadını zamanla tanıdığını söylüyor ve ekliyor: “Bu da bana farklı hazırlama teknikleriyle balık ve deniz ürünlerini menüye dahil etmemi sağladı. İçine çok sevilen narenciye  ve acı tatlı aromalar da ekledim.”

,Nikkei mutfağı Peru ve Japon coğrafyalarının birleşiminden oluşan bir kültür. Bu
mutfak söz konusu olduğu zaman ithal ürünler de gündeme geliyor. İoki Nau Karaköy’ün Sushi Baş Şefi Holguer Ponce Antenaza’ya restoran mutfağında kullanılan ürünlerin yerli mi yoksa ithal mi olduğunu sorduğumuzda, taze ürünlerin yüzde 50’sinin Türkiye’den geldiğini söylüyor ama bu iki gastronomi kültürünün işleyişini tanıtmak için hem Japon hem de Peru malzemeleri kullandıklarını da belirtiyor.

Genç şeflere tavsiyeler

Yabancı bir şef olarak kendisine Türk mutfağının dünyadaki konumunu da sormadan geçmiyoruz. Şef Antenaza, “Türk yemekleri çok çeşitli ve lezzetli. Aromatik baharatların kombinasyonu lezzetli yemekler hazırlamak için mükemmel” diyor. Bununla birlikte genç meslektaşlarına da bir tavsiyede bulunuyor: “Eğer başka ülkelere seyahat etme fırsatı bulurlarsa, kendi gastronomilerini başkalarına tanıtır ve aynı zamanda yeni mutfak trendleri edinerek bilgilerini pekiştirirler.”

Sosyal Medya'da Paylaşın