Metro Markalı Coğrafi İşaretli Ürünlerin ve Zeytinyağı Çeşitlerinin Topraktan Tabağa Hikayesini Öğrenin!

Gıda güvenliği konusunda sektörde öncü bir adım atarak izlenebilirlik sunan ve ‘Gıdaların izini sür, bilgiyle beslen’ mottosuyla gıda okur yazarlığı konusunda yaklaşık 10 yıldır farkındalık yaratan Metro Türkiye, raflarına taşıdığı izlenebilir ürün çeşitliliğini geliştirmeye devam ediyor.   

1990 yılından bu yana güvenilir, kaliteli ve sürdürülebilir ürünleri raflarında sunan Metro Türkiye, ürünlerin hasat edilmesinden raflara getirilmesine kadar uzanan süreçte tüm gıda güvenliği ve kalite aşamalarını ‘’Metro Usulü’’ gerçekleştiriyor. Bu kapsamda gıda okuryazarlığı konusunda farkındalık yaratma amacıyla Türkiye’de bir ilk olarak hayata geçirdiği izlenebilirlik çözümlerini ‘Tabağında ne var?’ hareketi altında toplayan Metro Türkiye, 2014 yılından bu yana “izlenebilir” ürün gamını genişletmeye devam ediyor.

Kırmızı et, balık, bal, meyve-sebze ve Metro markalı organik gıda ürünlerinin ardından Metro Türkiye’nin Coğrafi İşaret (Cİ) taşıyan ürünleri ve zeytinyağı çeşitleri de %100 izlenebilirlik ile müşterilere ulaşmaya başladı. Metro Türkiye, kendi markalı Coğrafi İşaretli ürünlerinde 43, zeytinyağı çeşitlerinde ise 20 farklı bilgiyi ürünlerin üzerine yerleştirilen QR kodlar aracılığı ile dijital olarak şeffaflıkla müşterilerine sunuyor. Bu bilgiler arasında hasat edildiği topraklar (tarımsal ürün ise hasat yeri, hayvansal ürün ise çiftlik bilgisi), coğrafi işaret tescil kurallarının tam anlamıyla yerine getirildiğinin garantisini sunan denetim sonuçları, zeytinyağında üretilen her parti ürüne özel yaptırılan, zeytinyağının kalitesini doğrulayan analiz sonuçları, üretim tesislerinin gıda güvenliği ve kalite sistemi seviyesini gösteren sertifika ve denetim raporları, ürünlerin besin değerleri gibi tüketicilerin bilmesi gereken bilgiler de yer alıyor.

“Metro Usulü” kriterleri doğrultusunda ürünlerin gıda güvenliği, sürdürülebilirliği ve kalitesinin korunması açısından büyük önem taşıyan izlenebilirlik çalışmalarına yaklaşık 10 yıl önce başladıklarını ifade eden Metro Türkiye CEO’su Sinem Türüng, “Metro Türkiye olarak izlenebilirliği; müşterilerimize sunduğumuz gıdaların üretimi, işlenmesi ve dağıtımı dâhil olmak üzere kaynağından rafa ulaşana kadar tüm aşamalarının dijital olarak şeffaf ve dürüstçe sunduğumuz bir sistem olarak tanımlıyoruz. İzlenebilirliği tedarik zinciri süreçlerine dahil ederek ürünlerimizin gıda güvenliğini ve kalitesini güvence altına alıyor, ürünlerin sürdürülebilirliğine de destek oluyoruz. Türkiye’de bir ilk olarak 2014 yılında taze et ile başlayıp balık, bal, meyve-sebze ve organik gıda kategorilerinde 2.000’e yakın ürünle genişlettiğimiz gıda izlenebilirliği çalışmalarımıza şimdi de kendi markalı Coğrafi İşaretli ürünlerimizi ve zeytinyağı çeşitlerini de ekledik. Müşterilerimiz, ürünlerimizin rafa gelene kadarki tüm sürecin dijital hikâyesine QR kodları okutarak ulaşabiliyor. Gıdaların İzini Sür, Bilgiyle Beslen’ sloganıyla çıktığımız bu uzun soluklu yolculukta bilinçli tüketim ile tüketicilerimizin gıda okur-yazarlığı konusunda farkındalıklarını da artırmayı amaçlıyoruz” dedi.

Coğrafi İşaretli Ürünlerin İzlenebilirlik Çözümleri ile Sürdürülebilirliği Sağlanıyor

Türk mutfağını ve değerlerini koruyarak gelecek nesillere aktarmayı misyon edinen Metro Türkiye’nin bu amaca uygun olarak Coğrafi İşaretli ürünleri desteklediğini hatırlatan Türüng, “Sorumlu satın alma stratejimizde yer alan yerellik prensibimizle, raflarımıza taşıdığımız Coğrafi İşaretli ürünlerimizin sayısını her yıl daha da artırıyoruz. Coğrafi İşaretli ürünlere daha fazla değer katmak ve tesciline uygun şekilde üretildiğini garanti altına almak için ürün tedarikçilerimize denetimler düzenliyoruz. Yalnızca denetimden geçebilen ürünleri müşterilerimizle buluşturuyoruz. Tabağında Ne Var projesini bir adım öteye taşımak ve kendi markalı Coğrafi İşaretli gıdalarımıza olan tüketici güvenini güçlendirmek amacıyla bu ürünlerin topraktan rafa yolculuğunu QR kod aracılığı ile müşterilerimize şeffaflıkla ulaştırmaya başladık. Bu sayede Türk mutfağımızın vazgeçilmez değerlerinin sürdürülebilirliğine katkı sağlıyor olmak mutluluk verici.” dedi.

“Metro Usulü” Zeytinyağlarının Hikayesi de QR Kodlarda!

Taklit ve tağşiş potansiyeli yüksek bir ürün olan zeytinyağında hiçbir ödün vermeden gıda kalitesi ve ürün güvenliği çalışmaları uyguladıklarını ifade eden Türüng, “Tüketicilerin zeytinyağı alırken en çok dikkat ettiği noktalar; ürünün kalitesi ve hiçbir taklit ve tağşişe maruz kalmamak. Metro Türkiye olarak, taklit ve tağşiş konusuna karşı hassasiyetimiz büyük. Zeytinyağında yüksek ürün kalitesi ve ürün güvenliğinin sağlanması adına parti bazında testler düzenliyoruz. Sunduğumuz organik zeytinyağlarının yanı sıra kendi markalı zeytinyağlarımızda da hem parti bazında uyguladığımız bu analizleri paylaşmak hem de tüketicilerin ürünün tarladan rafa hangi aşamalardan geçtiğini güvenle izleyebilmesini sağlamak amacıyla dijital izlenebilirlik sunuyoruz. Tüketicilerimiz tedarikçi adından alerjen bilgisine, hammadde hasat yerinden Cİ tescil belgesine kadar 43 farklı bilgiye ulaşarak rahatlıkla Metro markalı zeytinyağlarımızı tüketebilir.” diye ekledi.

Sosyal Medya'da Paylaşın