Koronavirüs salgınının etkileri tüm dünyada devam ediyor. Yeni bir dünya düzeninin konuşulduğu son günlerde yeme-içme sektörü de bir anlamda kabuk değiştiriyor ve sokaklardan evlere çekildiğimiz şu günlerde şefler kendine yeni bir alan yaratıyor. Ünlü Şef & TV Programcısı Arda Türkmen sürece dair FoodinLife’a açıklamalarda bulunarak, “Tek savunma mekanizmamız, bu virüsle karşı karşıya gelmemek” dedi.
Koronavirüs salgını ve etkilerinin izini Gündem Değerlendirmeleri ile sürmeye devam ediyoruz. Bu kez gastronomi dünyasının ünlü programcısı ve şefi Arda Türkmen FoodinLife’a gündeme ve gastronomi dünyasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Herkes gibi kendini karantina altına alan Arda Türkmen, “Önümüzdeki 2 ay bizim için sıkıntılı geçecek. Sektörü çok ağır etkileyecek ve şu anda da etkilemeye başladı. Çok sert ve yıpratıcı bir 3-6 ay bizi bekliyor diyebilirim” ifadelerini kullandı.
“Paket servisi bu sektör için yeterli değil”
Krizin sadece bölgesel değil global olduğunu da vurgulayan Türkmen, kimlerin ayakta kalacağını hükümetin politikalarının belirleyeceğini söylüyor. Bu süreçte birçok işletmenin kapacağını da sözlerine ekleyen başarılı isim, “Bizim sektörün dinamiği her ay kâr üzerine kuruludur. Ve bu müesseseler kiralar ve faturalar ile her ay artıya çıkmak zorundalar. Bir sürü müessese kapanacak ama çok sert kapanışlar olmaz diye umuyorum. Öte yandan paket servisi yapan firmaların bir eğrisi devam etti ama gastronomi çok büyük bir sektör ve paket servisi bu sektör için yeterli değil. Paket servis yapanların sadece kendilerine odaklanmaması lazım ve elinden geleni yapması lazım. Çünkü bu herkesi etkileyecek bir kriz. Şu an ilerde şöyle böyle olacak demek çok zor. Çünkü her yerden rüzgar geliyor. Standart sapmalar sürekli değişiyor” dedi.
“Dernekleri olabildiğince desteklemek lazım”
Her sektörün ekonomik manada desteklenmeye ihtiyacı olacağının da altını çizen Arda Türkmen, süspansiyonlara ihtiyaç olacağını ve gastronominin, demir çelik sektörünün, küçük işletmelerin desteklenmesi gerektiğini de vurguladı. “Bu sektörleri kapsayan birçok dernek olduğu için onları olduğunca desteklemek lazım” diyen ünlü şef sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu derneklerin yöneten platformla direkt iletişim kurması daha mantıklı. Netice itibariyle küçük, orta ve büyük işletmelerin derdi farklı. Hepsinin ilacı farklı. Herkesi mutlu etmek imkânsız ama mümkün olduğunca genel tabanı mutlu edecek, akmasa da damlamasını sağlayacak derneklere ihtiyacımız var. Derneklerin bunu yapması gerekiyor. Bir yatırımcı iki şeye bakar. Birincisi fix harcamalar. Yani kirası, doğalgazı vs… İkincisi ise çalışanları veya sigortalarının dahil olduğu bir harcama yeri. Sürekli kâr edilmesi gerekiyor ki ay sonunda yatırımcının cebinden para çıkmasın.”