Güney Kore-Türkiye Diplomatik İlişkilerinin 65. Yıl Dönümü kutlamaları çerçevesinde yemek yarışması düzenlendi.
Ankara’da bulunan Kore Kültür Merkezi’nde Türkiye ve Güney Kore ilişkilerinin güçledirilmesi hedefiyle Kore Yemekleri Yarışma Etkinliği düzenlendi. Kendi yorumlarını katarak Güney Kore yemekleri hazırlayan yarışmacılar kıyasıya mücadele etti. Finale ise 12 Türk yarışmacı kalırken, hazırlanan yemekler hem Güney Kore hem de Türk şeflerin bulunduğu jüri üyelerinin beğenisine sunuldu.
“Yarışmanın amacı aslında Güney Kore ve Türkiye’nin ilişkilerini daha da geliştirmek”
Kore Kültür Merkezi Müdürü ve aynı zamanda Kore Cumhuriyeti Büyükelçiliği Kültür Müsteşarı olan Kee Houng Park, bu tarz yarışmaların ve etkinliklerinin en temel amacının Türkiye-Güney Kore ilişkilerini her açıdan geliştirmek olduğunu vurgulayarak:
“Çok eskilerden, atalarımızdan itibaren başlayan bir tarihimiz var. Sonrasında Kore Savaşı nedeniyle Kore zor bir durumdaydı o sebeple Türkiye Kore’ye geldi ve biz iki millet tekrar karşılaştı. 2002 yılında ki Dünya Kupası olsun, 2021 yılında ki Tokyo Olimpiyatlarındaki birleşmemiz olsun ilişkilerimizi daha da geliştirdik. Kore’de Bibimbap eski yerleşmiş geleneklerden başka yeni malzemeler ile birleştirerek daha yenilikçi ve ileriye yönelik bir bakış açısı olarak Kore için çok önemli bir yemek, kültür ve bir bakış açısıdır” dedi.
“Türk insanı Kore mutfağına çok uzak değil”
Etkinliğin moderatörlüğünü üstlenen program sunucusu ve köşe yazarı Adnan Şahin, Kore’nin çok gelişmiş bir ülke olduğunu ve Türk mutfağı ile Kore mutfağının birçok benzerliğinin bulunduğunun altını çizerek:
“Şüphesiz bu iki devletin ilişkileri çok önemli. Halkların dostluğu bir yana devletlerin, yönetimlerin dostluğu çok önemli. Güney Kore çok gelişmiş bir ülke, gelişmeye de devam eden bir ülke. İki mutfak arasında çok benzerlikler var. Aslında arasında çok büyük coğrafi farklılıklar olmasına rağmen çok benzerlikleri olan iki mutfak. Kore mutfağının ilk hali ile son hali arasında ki farkı göze aldığınızda Türk mutfağına çok yakınlaştığını söylemek mümkün. Türkiye’de açılan Kore restoranlarının sayısının artışı gösteriyor ki Türk insanı Kore mutfağına çok uzak değil. Bu birliktelik güçlenerek devam ediyor. Bibimbap yemeği pirinç temelli bir yemek. İçerisinde ki sos çok belirleyici. Pilav ile bu yemeği ayıran kısım kullandıkları sos. Onun dışında bir çok yerde Bibimbap’ı Türk pilavı olarak görmeniz mümkün. Şüphesiz pişirme tekniklerinde farklılıklar var ama birbirinden çok uzak ve aykırı yemekler değiller” dedi.
“Kore mutfağı tüm Dünya’nın severek yediği ve kabul ettiği bir mutfak haline geldi”
Restoran sahibi Cüneyt Asan:
”Konu Kore olunca güzelden ötede güzel oluyor. Onlar bizim kandaşlarımız, kan kardeşlerimiz. O yüzden bambaşka bir duygu içerisindeyim şu anda. Burada olduğum için çok mutluyum. Çok iyi düşünülmüş bir etkinlik. Kore mutfağı, Dünya’da çok popüler olan bir mutfak. Kore mutfağı tüm Dünya’nın severek yediği ve kabul ettiği bir mutfak haline geldi. Kullandıkları sistem çok doğru. Bizimde ülke olarak o yöntemi ve sistemi kullanmamızda fayda var. Bugün burada Türkiye’deyiz ve beraberiz. Bu tarz çalışmaların içinde emeğimiz, tuzumuz olsun diye geldik. Ne mutlu bize. Kan kardeşlerim için burada olmaktan çok mutluyum. Beni esas mutlu eden Kore’nin bakış açısı ve algıları. Bu etkinliğin amacı ve mantığı yemeklerini ve ülkelerini Dünya’ya tanıtmak, onun mücadelesini vermek. Bu beni çok mutlu ediyor, örnek alınacak bir durum” ifadelerini kullandı.
Kore Yemekleri Yarışma Etkinliği’ne katılan ve Güney Kore dizi ve filmleriyle bu kültüre aşina olduğunu söyleyen yarışmacı Alanur Aktepe, ”Ankara Hacı Bayram Üniversitesi Gastronomi Bölümü’nden yeni mezun oldum. Kore dizileriyle, filmleriyle Kore’ye ve kültürlerine ilgim başladı. Bende bu konuda kendimi geliştirmeye başladım ve yarışmaya başvurdum. Yarışma süreci biraz heyecanlıydı, yetiştirebilme konusunda korkularım vardı ama yetiştirdim. Kore’nin kendi kültürünü tanıtması açısından ve Türklerin bu kültürü tanıması açısından böyle yarışmaların yapılması çok güzel bir şey” diye belirtti.
Etkinlik çerçevesinde Güney Kore’ye ait olan Yelpaze Dansı başta olmak üzere birçok aktivite de gerçekleştirildi.