Chefs Table Mutfak Akademisi Kurucusu Serkan Bozkurt: “Öğrencilerimize maske kullanımının yanı sıra siperlik kullanımını da mecbur kıldık”

Tüm dünyada etkisini sürdürmeye devam eden Covid-19 salgını yeme-içme sektörünü bir dizi önlemler almaya itti. Eğitim konusunda sektörün yapıtaşlarından biri olan akademiler ise olmazsa olmaz hijyen konusuna daha da eğilerek genç şef adaylarını eğitimin merkezinde yetiştirmeye devam ediyor. Chefs Table Mutfak Akademisi Kurucusu Serkan Bozkurt, salgın süresince akademide almış oldukları tedbirleri FoodinLife’a anlattı.

Yeme içme sektörünün başlı başına hijyenle çok alakalı olduğuna değinen Serkan Bozkurt, sektörün aynı zamanda sosyalleşme alanı olarak insan sağlığı ile direkt bağlantılı olduğuna da vurgu yapıyor. Yemeğin kalitesinin yanı sıra hijyenin de çok önemli ve dikkat gerektiren bir husus olduğunu sözlerine ekleyen Bozkurt, akademide almış oldukları önlemlerden ise şöyle söz ediyor: “Biz bu sektörün çalışanlarını yetiştirdiğimizden dolayı bu konuyla ilgili en detaylı bir şekilde öğrencilerimize yolun başında bazı şeyleri öğretiyor olmamız gerekiyor. Ve bundan dolayı aslında akademide pandemiden kaynaklı tabii ki daha da fazla dikkat edilmesi gereken hususlar mutlaka var. Biz hem kişisel hem de işletmedeki hijyenin bu sektörde ne kadar önemli olduğu konusuna dikkat çeken bir kurumuz. Aynı zamanda bunları zaten öğrencilerimize aşılamaya çalışıyoruz. Öte yandan bizim öğrencilerimizin kıyafetleri sadece derste giyilebilen tamamen sektörel kıyafetler bunun yanı sıra sınıfların temizliğine gelecek olursak zaten her dersin sonunda bütün atölye endüstriyel kimyasallarla olması gerektiği gibi temizleniyor.”

“Maske kullanımının yanı sıra siperlik kullanımını da mecbur kıldık”

Bozkurt çalışmalarının pandemiden öncede aynı titizlikle devam ettiğini ve en iyi şekilde hijyen kurallarına dikkat edildiği ifade ediyor. Bunun yanı sıra kurumun her bir noktasının her gün temizlendiğini sözlerine ekleyerek, “Temizlik solisyonlarında çamaşır suyu noktasında miktarı artırdık. Derslerimizde mutfak atölyelerimiz U düzeninde kurulu. Dolayısıyla öğrenciler arasında belli bir mesafeyi koruyoruz. Açıkçası sosyal mesafe kısmı bizim öğrencilerimizin ders alma şeklini ve standardını etkilemedi. Zaten bizim derslerimiz otomatik olarak sosyal mesafeli şekilde ilerliyor. Hiçbir öğrencimiz eğitimimizde yüz yüze gelmiyor. U şeklinde olduğundan dolayı herkes ortak havuza bakıyor. Öte yandan eğitimlere maske kullanımı geldi. Biz maske kullanımının yanı sıra öğrencilerimize siperlik kullanımını da mecbur kıldık. Burada çift taraflı bir tedbir olması amaçlı bütün öğrencilerimiz derslere hem maskeli hem siperlikli giriyor. Kurum binasına girişte ellerin dezenfekte olması çok önemli. Çünkü mikrobu en başta taşıdığımız ve etrafa yaydığımız nokta eller oluyor. Biz içeriye girerken teker teker kuruma kim gelirse gelsin herkesin ateşini ölçüyoruz. Tehlikeli gördüğümüz ateş derecelerinde kişinin kuruma girmesine izin vermiyoruz. Ve otomatikman kontrol amaçlı kendisini uyarıp ayrılmasını sağlıyoruz. Ayrıca kapıdan girer girmez kapının girişinde bulunan ve binanın aşağı ve yukarı yönlü her iki tarafına da gidebilecek kısımlarda otomatik dezenfektanlar var. Kurum binasına giren herkes kapıda ateşi ölçüldükten sonra otomatikman elleri dezenfekte ediliyor. Kurumda genel alan kullanımındaki lavabolarda bütün sabunluklar, musluklar otomatik sensörlü bu anlamda kişilerin el temasının mümkün olduğunca en az seviyeye indirgenmesini sağladık. Aynı zamanda tekrar sadece bina girişinde değil binanın her katında yürüme alanlarında koridorlarda otomatik sensörlü dezenfektanlar bulunuyor. Zaten pandemi öncesinde de bizim genel alanlarımızda ve sınıfların içerisinde dezenfektanlarımız vardı. Bu dezenfektanların manuel’den otomatiğe çevrilmesi söz konusu oldu bizim için. Mümkün olduğunca herkesi bu konuda uyarıyoruz. Ve kişisel anlamda dışarıda da dikkat etmeleri gereken konularda uyarmaya çalışıyoruz” açıklamalarında bulunuyor.

“Sosyal mesafeye göre ayarlamalarımızı yaptık”

“Soyunma odalarımızın tedbirlerini artırdık” diyen Serkan Bozkurt sözlerini şöyle tamamlıyor: “Otomatikman odaya girişlerde kişi sayısı sınırlaması geldi. Buradaki alanların havalandırmaları zaten mevcuttu ama burada havalandırma güçlerini daha da çoğalttık. Öğrenciler her ne kadar ellerini dezenfekte etmiş olsalar da geldikleri sivil kıyafetlerini de dezenfekte etmeleri için soyunma odalarında dezenfektan spreyler var ve öğrenciler sivillerini de dezenfekte edebiliyorlar. Zaten her yerde endüstriyel sabunlarımız bulunuyor. Bu anlamda tabii bu hastalığı dizginleyebilmek adına yapılması gereken kişisel açıdan ve kurumsal açıdan her şeyi yapmaya çalıştık ve çalışıyoruz. Tabii bu dönemde sınıflardaki sosyal mesafe ve kişilerin maske kullanımına uyum konusu çok önemli. Öte yandan her bir sınıfın klima sistemi ayrı olduğu için klima kullanımı konusunda da bir sıkıntımız yok. Sınıfların sıcaklık derecesini ise her sınıfın kendi klima sistemi olduğundan dolayı rahat bir şekilde ayarlayabiliyoruz. Bu da tabii maske ve kalkan kullanımı konusunda öğrenciyi ciddi anlamda rahatlatıyor. Öğrencinin sosyal alanlarda ve bahçe gibi kısımlarda sosyal mesafeye göre ayarlamalarımızı yaptık. Genel alanlarda, teraslarda, oturma yerlerinde yine aynı şekilde sayıları azalttık ve bu anlamda oldukça dikkatliyiz.”

 

Sosyal Medya'da Paylaşın