Quyyu Hanımeli Balık’ın hikayesi 1990’lı yıllara dayanıyor. İyi hizmet, şık ambiyans ve kaliteli lezzetin birleştiği mekân, fiyatlarıyla da misafirlerini mutlu ediyor. İstanbul’un en iyi balıkçıları arasında gösterilen Quyyu Hanımeli Balık’ı ziyaret ettik ve İşletme Sahibi Selçuk Birinci ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Quyyu Hanımeli Balık, 1990’lı yıllarda ilk olarak Karaburun’da hayata geçiriliyor. Selçuk Birinci bu hikayeden şöyle söz ediyor: “Bizim aşçımız ve ustamız annemizdir. Annemizin ismi Hanım. İsmimiz de buradan geliyor. Annem ilk olarak Karaburun’da bir restoran açıyor ve sadece çorba, işkembe ve gözleme türü yemekler yapıyor. Fakat bölge balıkçı kasabası olması sebebiyle balıkçılar sabah 06:00 sularında çorba içmeye geliyorlar ve dönüşte de balık getiriyorlar. Balıklar taze ve canlı olunca annem menüye zaman zaman balık koyuyor, ardından mekân gözleme konseptinden çıkıp tam olarak balık restoranına dönüşüyor.”
“Mutfakta başka bir benliğe giriyorum”
İşletme sahibi olan Selçuk Birinci aynı zamanda Quyyu Hanımeli Balık’ta mutfağa da giriyor. 2004 yılında mutfağın başına geçen başarılı isim, yemek yapmayı çok seviyor. Mutfakta çalışmanın farklı bir hissi var diyen Birinci, “Mutfakta başka bir benliğe giriyorum. Bu beni mutlu ediyor. İşe eğitim alarak başlamadık, annemizle birlikte alaylı olduk” diyor.
“Kuyuda kalkan balığı pişirdik”
Quyyu Hanımeli Balık, bugün üç şubede hizmet veriyor. İlk şubesi Karaburun’da hayata geçirilen mekânın, ikinci şubesi 2017 yılında Göktürk’te, üçüncü şubesi ise 2019 yılında Ataşehir’de açılıyor. Quyyu Hanımeli Balık’ı diğerlerinden ayıran en önemli özellik ise kalkan balığını farklı bir teknikle pişirmeleri. Başarılı isim bu özel imza lezzeti şu şekilde anlatıyor: “Gastronomiye neler katabiliriz diye düşündük ve yeni şeyler üretmeye karar verdik. Bildiğimiz kuyu kebabı şeklinde bir tandır yaptık ve biz burada neden balık pişirmeyelim diye düşündük ve kuyuda kalkan balığı pişirdik. Ve inanılmaz bir sos elde ettik. Balığı misafirlerimize tattırdık, herkes çok beğendi böylelikle kulaktan kulağa yayıldı ve popüler oldu.”
“Yemeklerimiz tüm şubelere tek bir mutfaktan çıkıyor”
Balığın en lezzetli halini yiyebileceğiniz Quyyu Hanımeli Balık, misafirlerine en taze ürünleri sunabilmek için titizlikle çalışıyor. Balıklar halden temin edildiği gibi denizden direkt de tutuluyor. Balıkçı teknelerinin de olduğuna değinen başarılı şef, “Kendimizin tuttuğu; tekir, mezgit, çinekop ve lüfer gibi balıklarımız var. Ayrıca Marmara Bölgesi’nden de balıklar çıkarıyoruz. Tamamen kendi ülkemizden günlük soğuk zincir ile ne kadar ürün varsa tedarik ediyoruz. Yemeklerimiz tüm şubelere tek bir mutfaktan çıkıyor.
“Mutfakta çılgın olmak lazım”
Quyyu Hanımeli Balık’ın Göktürk şubesi mimar Ali Türker tarafından dekore ediliyor. Mermer masaları, çatal-bıçak konsepti ve şık tasarımı ile ilk anda bir restoran havası veren mekân, balık restoran kültürüne yeni bir soluk getiriyor. Selçuk Birinci menüde yer alan lezzetleri şöyle sıralıyor: “Kuyu kalkanının haricinde, karalahana yaprağında palamut, domates soslu kırlangıç, portakal yaprağında hamsi, levrek ekşili de imza lezzetlerimizden.”
Selçuk Birinci’nin İstanbul gastronomisine yaklaşık otuz milyonun üzerinde ciddi yatırımları bulunuyor. Hem sektöre hem de mesleğine hizmet etmeye devam edeceğini belirten başarılı girişimci son olarak, “Mutfakta çılgın olmak lazım” diyor.