Tüm dünyayı etkisi altına alan (Covid-19) insan hayatında birçok değişime sebep oldu. Yeme-içme ve turizm sektörü krizden ciddi boyutta etkilenirken işletmeler kapılarını kapatmak, insanlar evlerine çekilmek zorunda kaldı. Biz de sektör profesyonellerinden koronavirüs krizinin değerlendirmesini almaya devam ediyoruz. Nestlé Professional Türkiye Genel Müdürü Ali Mansour, gündemle ilgili FoodinLife’a yaptığı açıklamada, “Ülkemizi ve dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını ile birlikte yaşamımızın birçok alanını yeniden şekillendirmek zorunda kaldığımız bir döneme girdik” dedi.
Nestlé, 150 yılı aşkın süredir yaşam kalitesini artırmak ve daha sağlıklı bir geleceğe katkıda bulunmak amacıyla faaliyetlerini yürütüyor. Ali Mansour yaptığı açıklamada tüm dünya olarak herkesin en önemli odağının belki de hiç olmadığı kadar sağlıklı yaşam olduğunu ifade ederek, “Her krizde olduğu gibi bu deneyimden de herkesin çok şey öğrendiğini düşünüyorum. Hem ülkelerde hem şirketlerde birlikte, dayanışma ile hareket edebilmenin önemini anladık. Türk toplumunda misafirperverliğe ek olarak yardımlaşmanın da ne kadar güçlü bir özellik olduğunu görmüş oldum. Yeni normale girişle birlikte ülkenin kalkınmasının devam edeceğini düşünüyorum” diyor.
“Türkiye’de uzman bir HORECA endüstrisi görmek beni çok etkiledi”
Ali Mansour Türkiye’ye 2019 yılının sonunda geliyor ve daha gelmeden Türkiye’nin misafirperverliğiyle ünlü, büyük bir turizm ülkesi olduğunu bildiğini ifade ediyor. Bu misafirperverliğin HORECA sektörüne yansımasını beklediğini de belirterek, “Türkiye’deki ilk aylarımda İstanbul, İzmir ve Antalya’da saha ziyaretleri gerçekleştirdiğimde çok çeşitli ama aynı zamanda konusunda uzman bir HORECA endüstrisi görmek beni çok etkiledi. Türk mutfağı çok çeşitli ve birbirinden farklı birçok lezzeti bir arada mükemmel bir uyumla bulundururken, tüketiciler de farklı tatlar ve deneyimler denemeye açıklar ve trendleri yakından takip ediyorlar. Diğer yandan Türk kültüründe yeri çok köklü olan kahve ise hem gelenekselliğini devam ettiriyor hem de yeni gelişen kahve deneyimlerini içtenlikle kabul ediyor. Türk tüketicilerinin ev dışında sosyalleşmeyi ve vakit geçirmeyi sevmesinin yanı sıra özellikle yoğun genç nüfus ve dinamik kültür sayesinde sektörün önümüzdeki yıllarda çok daha fazla gelişeceğine inanıyorum” diyor.
“Nestlé Professional olarak çok geniş bir servis ağımız var”
Koronavirüs sürecini ve yansımalarını değerlendiren Mansour, ev dışı tüketim sektörüne hizmet veren tüm firmalar gibi markalarının da krizden etkilendiğini vurguluyor. Sadece restoranlar değil, hava yollarından üniversitelere ve ofislere kadar birçok alanda krizin etkilerini yaşadıklarını ifade ederek, “Öte yandan Nestlé Professional olarak çok geniş bir servis ağımız var, hastane ve sağlık kuruluşlarının yanı sıra halen işleyen benzin istasyonları veya resmi kurumlar gibi kanallarda işlerimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Bugün Nestlé Professional olarak, ürün ve hizmetlerimizle koronavirüs sonrasında pazarın yeni konumuna göre hazırlanıyor ve kaynaklarımızı uygun kanallara nasıl yönlendireceğimizi planlıyoruz” açıklamalarında bulunuyor.
“Çalışanlarımızın, iş ortaklarımızın ve Türk halkının sağlığı birinci önceliğimiz”
Her zaman büyük bir titizlik ve hassasiyetle çalışmalarını sürdüren Nestlé, koronavirüs öncesinde de çok sıkı kalite ve güvenlik önlemlerine sahipti. Ali Mansour her zaman olduğu gibi bu dönemde de; çalışanlarının, iş ortaklarının ve Türk halkının sağlığı ve güvenliğinin birinci öncelikleri olduğunun altını çiziyor. Bu süreçte T.C. Sağlık Bakanlığı’nın yönergelerine uygun aksiyonlar aldıklarını ifade eden başarılı isim, “Seyahat ve ziyaretçi kısıtı, hassas gruplar için izin ve evden çalışma yöntemi gibi uygulamaları hızla başlattık. Tüm tesislerimizde termal kameralarla ateş ölçümü yapılıyor, iç yüzeyler ve servis araçlarımız düzenli olarak dezenfekte ediliyor. Tesislerimizde, çalışanlarımız için dezenfektan sıvı sayısını artırarak maske tedariki sağlıyoruz. Şirket doktorlarımız ve beslenme uzmanlarımız ile düzenli şirket içi bilgilendirme yayınları yapıyoruz. Çalışanlarımızın 7/24 detaylı bilgi ve destek alabilmeleri için Çalışan Destek Hattımızda tıp ve psikoloji uzmanlarını devreye soktuk. Bu önlemlere ek olarak, özellikle lojistikte, sıkı hijyen kurallarına uyarak ürün göndermeye devam ediyoruz. Nestlé Professional olarak bizim kanallarımıza özel tedbirler de aldık. Kahve makinesi operasyonumuzun arkasında 60 kişilik, çok büyük bir teknik ekibimiz var. Bu ekibimiz, hem makinelerle hem de müşterilerimizle birebir temasta olduğu için kendilerine maske, siperlik, dezenfektan gibi tüm koruyucu malzemeleri sağladık. Tüm teknisyen arkadaşlarımızın, her sabah ateş ölçümü ve genel sağlık durumu raporlarını gözlemledik. Makine operasyon merkezlerimi de düzenli olarak dezenfekte ederek, hijyen önlemlerini en üst seviyeye çıkardık. Satış noktalarımızı düzenli olarak ziyaret eden barista ekibimiz için de yine tüm koruyucu ekipmanları sağladık. Türkiye’de T.C. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere resmi kurumların yönergelerini her gün yerel kriz komitemizle yakından takip ediyoruz, resmi mercilerin yönlendirmeleri doğrultusunda aldığımız tedbirleri uygulamaya devam edeceğiz” diyor.
“Küçük işletmeler için #siziniçinaçığız kampanyasını başlattık”
Nestlé, daha sağlıklı bir geleceğe ulaşmanın anahtarının dayanışma olduğuna inanıyor. Marka bu bakış açısıyla koronavirüs sürecinde, bu topraklarda 114 yıldır faaliyet gösteren bir şirket olarak, sağlık uzmanları ve ihtiyacı olan vatandaşlar için T.C. Sağlık Bakanlığı’na, Kızılay’a ve belediyelere 5 milyon TL değerinde ürün ve medikal malzeme bağışında bulunuyor. “Hastanelerden ve İlçe Sağlık Müdürlüklerinden gelen bireysel talepleri de kahve, çikolata ve su ürünlerimiz ile elimizden geldiğince karşıladık, karşılamaya da devam ediyoruz” diyen Mansour, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ayrıca, hastanelere, sağlık çalışanlarına ve sektör çalışanlarına destek olan müşterilerimize bağış yaptık. Bu dönemde en çok etkilenenler ev dışı tüketim sektöründeki küçük işletmeler oldu maalesef. Nestlé Professional olarak geçtiğimiz hafta dünyada, küçük işletmelerin kriz sonrası en iyi şekilde işlerine geri dönebilmeleri için #siziniçinaçığız kampanyasını başlattık. Bu kapsamda hem Türkiye’deki hem de dünyanın dört bir yanındaki küçük işletmelere bağışlamak üzere 500 milyon CHF’lik bir fon oluşturmuş durumdayız. Biz de Mayıs ayından itibaren bu fonun bir kısmını Türkiye’de ihtiyacı olan küçük işletmelere destek olmak amacıyla kullanıma açıyoruz.”
“Dayanışmanın gücüne inanıyoruz”
Ali Mansour son olarak T.C. Sağlık Bakanlığı ile T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uyguladığı tedbirleri yakından takip ettiklerini belirterek, “Bu tedbirleri uygulamalarımıza adapte ediyoruz. Hem tüketicilerimiz, hem iş ortaklarımız hem de çalışanlarımız için gereken koşulları sağlamaya devam edeceğiz. Hijyen koşullarını maksimum düzeyde tutup alınan tedbirlerle ilgili müşterilerimizi bilgilendirmeyi sürdüreceğiz. İçinden geçtiğimiz bu süreçte dayanışmanın gücüne inanıyoruz. Horeca sektörü oldukça güçlü bir sektör. Tüm paydaşların birlik içinde, dayanışmayla hareket etmesi, sektörün normale dönüşünü hızlandıracaktır” diyor.