Koronavirüs salgınının etkilerini sektör profesyonellerinden dinlemeye devam ediyoruz. İnsanların krize hazırlıksız yakalandığını ifade eden EKS Mutfak Akademisi Şefi ve Kurucusu Eyüp Kemal Sevinç, “2020’ye girerken evlere kapanacağımızı, böyle bir durum yaşayacağımızı tahmin edemezdik” dedi.
Toparlanmanın birkaç ay içerisinde olacağını dile getiren Eyüp Kemal Sevinç, bu deneyimin yeni yaşam standartlarını tekrardan şekillendireceğinin altını çiziyor. Çalışma alanlarında yeni standartlar belirlenmesi gerektiğini ifade eden Sevinç, “Arkadaşlarımızla sektörle ilgili sürekli iletişim halindeyiz. Ortak sonuç şu ki, yeni standartlar gelmeli. Şu an paket servis hizmeti var ama paket servis bile düşündürüyor. Tüketiciye garanti ve güven vermek için dijital ve fiziksel çalışmalar yapılması gerekiyor. Yurt dışında dronlarla paket servis yapıyorlar. Şu an hayal gibi geliyor ama yakın gelecekte bunları yapmalı ve kendimizi geliştirmeliyiz. Sağlık sektöründe de pek çok gelişme görüyoruz ve her sektörün kendini yenilemesi gerekiyor” ifadelerini kullanıyor.
“İnsanlar tekrar dışarı çıkmaya başladığında sektörde canlanma olacak”
Önümüzdeki 2 yıl içerisinde hali hazırda hizmet eden HoReCa sektöründe %40 kapanma ve daralma yaşanacağını da sözlerine ekleyen Eyüp Kemal Sevinç, “Büyüme engeli ancak virüs tehdidi bittikten 2 yıl sonra kalkabilir. Bundan 5 sene önce kuş gribi, hemen ardından domuz gribi ve ardından SARS ve şimdi de COVİD-19 ile uğraşıyoruz. Biz son 15-20 yıldır ekonomik sorunlarla büyüyen bir ülkeyiz. Ekonomik krizle büyüdüğümüz için alıştık artık. Biz bu virüslere de alışırız. Öte yandan insanlar tekrar dışarı çıkmaya başladığında sektörde canlanma olacak. Sektörün de insanları dışarı çekecek çalışmalar yapması ve güveni kazanması lazım. Kısa çalışma ödeneği ile istihdam belki devam edebilir ama yüksek kiralar en zorlu süreç olacak. 1 yıl sonra bir ivme kazanabiliriz ama belirttiğim gibi 2 sene sonra çok şey devam edecek. Ve sektörde de çok büyük değişiklikler olacak. Mesela açık büfeler kalkacak hatta serpme kahvaltı bile gözden geçirilmeli. Yeni standartlar belirlemek zorundayız” açıklamalarında bulunuyor.
“Kriz son 5 yılda yakaladığımız Türk mutfağı ivmesine zarar verdi”
EKS Mutfak’tan da söz eden Sevinç, Anadolu mutfağına odaklandıklarını belirterek eğitimlerde Türk mutfak kültürüne yoğunlaştıklarını da dile getiriyor. Öte yandan dünya mutfağından da; İspanyol, İtalyan, Fransız gibi önemli mutfakları da işlediklerini dile getiren başarılı şef, “‘Şefim Anadolu’ projemiz ile Anadolu’da kullanılan ürünlerin yeniden reçetelenmesi hakkında bir proje sürdürüyoruz. Eğitim reçetelerimiz Anadolu mutfağı olunca özellikle coğrafi işaretli yerel ürünler kullanıyoruz. Dolayısıyla bu yaşayacağımız dönem çok önemli. Kriz kendi mutfağımızı ve dünya mutfağını çok etkileyecek. Son 5 yılda yakaladığımız Türk mutfağı ivmesine zarar verdi. Gıda üretiminden, yeni bir makinanın kullanımına kadar her şey çok daha detaylı olacak. Butik üretimler artacak, endüstriyel ürünler ise daha detaylı olacak” diyor.
“Sektörde çalışan kişilerin yarısı işsiz kalabilir”
Eyüp Kemal Sevinç, 15 yıldır danışmanlık hizmeti veriyor. Hem işletme ortaklığı hem danışmanlık hem de denetleme şeklinde 3 farklı alanda danışmanlık çalışmalarını sürdürüyor. “Amerika’da danışmansız çalışan marka yok” diyen Sevinç sözlerini şöyle tamamlıyor: “İşletme ortaklığı da yapıyoruz ve işletmeyi yatırımcıyla birlikte yürütüyoruz. Menüler, gelişim, personel temini ve hizmeti gibi çalışmalarımız oluyor. Londra, Dubai ve Almanya’da çalışmamız olduğu gibi Türkiye’de pek çok ilde de var. Öte yandan Rafet İnce ve Mehmet Yalçınkaya ile bir sosyal çalışma projesi konuştuk. Turizmciler de kendi arasında toplanıyor. Daha öncesinde çeşitli çalışmamız olmuştu. Bir birlik kurulup hem halkımıza hem meslektaşlarımıza fayda sağlayabilecek bir çalışma yapmamız lazım. Bu sektörde çalışan kişilerin yarısı işsiz kalabilir. Bununla ilgili nasıl bir çalışma yapılabilir bunların konuşulması lazım. Hepimiz aynı gemideyiz ve gemi batarsa hepimiz batacağız. Gemiyi hazır tutup hatta yelkenleri hazır tutup rüzgar estiğinde yola çıkmamız lazım.”