Türk Yatırımcıların İngilitere Pazarındaki Gücü

İngiltere’deki Türk mekan kurucuları ve yatırımcılar, kültürel zenginlikleri ve gastronomi alanındaki yenilikçi yaklaşımlarıyla, uluslararası sahnede dikkat çekici bir etki yaratıyor. Yeme-içme sektörünün önde gelen isimlerinden biri olarak Londra’daki Hovarda’yı hayata geçiren Levent Büyükuğur ve Londra’da bir şube açmak için hazırlanan Cafer Erol’un 5. kuşak temsilcisi Hakan Erol ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Global Pazarda Bir Mutfak: Hovarda

Kozmopolit ve dinamik bir şehir olan Londra’da Hovarda, Playa, Frescobaldi, Caffe Cinquanta isimli restoranların kurucusu Levent Büyükuğur, yaratıcı, yenilikçi, şık ve trend yaklaşımlarla sadece bir yemek deneyimi değil bir yaşam deneyimi de sunmayı hedefliyor. Gastronomi ve eğlence sektöründeki gelişmeleri yakından takip ediyor. Ege kıyılarından esinlenen Yunan ve Türk yemeklerinin servis edildiği ve akşam yemeği sonrasında canlı müzik performansıyla Hovarda; İtalyan mutfak kültürünü sunan Frescobaldi; Fransız mutfak lezzetlerinin servis edildiği Marceline ve Dubai’de hayata geçirmeyi planladığı yeni restoranlar ile proje ve hayallerini geliştirmeye sürdürüyor. Organik ve yerel ürünleri restoranlarında tercih eden Büyükuğur, vegan ve vejetaryen seçeneklerin menülerinde artacağını belirtiyor.

“Müşterilerin zevklerini şekillendiren faktörler arasında özgün ve  yaratıcı lezzetler, şık ve trend mekânlar, sosyal medya etkisi, sağlıklı ve organik beslenme trendi, kişiselleştirilmiş hizmetler ve deneyimler gibi unsurlar önemli rol oynamakta. İstanbul’da yeme içme ve eğlence sektörü de son yıllarda büyük bir dönüşüm geçirdi. Şehirdeki turizmin hareketliliği ve genç nüfusun etkisiyle, yeni ve trend restoranlar, kafeler, barlar ve eğlence mekânları açılmaya başladı. Geleneksel Türk mutfağını modern dokunuşlarla sunan restoranlar, dünya mutfaklarından ilham alan mekânlar, organik ve sağlıklı beslenmeyi teşvik eden kafeler ve butik içki barlar ile İstanbul’un yeme içme sahnesindeki çeşitliliği arttı.”

Misafirlerin değişen zevklerine cevap vermek ve rekabet ortamında ayakta kalmak için sürekli olarak gelişmeye ve dönüşmeye devam etmek gerektiğini vurgulayan Büyükuğur, yatırımlarına yurt dışında devam ediyor. Gastronomi sektöründeki yenilikleri, teknolojik ilerlemeleri, sürdürülebilirlik ve organik ürünlerle ilgili konuları yakından takip ediyor.

Londra’da Tatlı Bir Hikâye: Şekerci Cafer Erol

1700’lü yılların sonlarında Osmanlı Sarayının tatlı imalathanesinde çalışmaya başlayan Erol Ailesi, şekercilik konusunda edindikleri tecrübeyi bugün Londra’da açtıkları mağazayla taçlandırıyor.

İlk şekerci dükkânını 1935’te Eminönü’nde açtıktan sonra Beyoğlu ve Kadıköy’de de birer dükkân açarak aile hikâyelerini yazmaya başladılar. Bugün ailenin 5. kuşak temsilcisi Hakan Erol küçük yaşlardan itibaren babasına yardım etmek için dükkâna gittiğini aynı zamanda da eğitimine devam ettiğini ifade ediyor.

Markalaşma süreciyle birlikte ambalajlama çalışmalarına ve konsept mağazalara ağırlık veren marka, tüketici alışkanlıklarına yönelik dijital dünyaya ayak uydurarak sanal mağazasını da açtı. Geleneksel yöntemlerden vazgeçmeden ancak değişime ve dönüşüme de kendini kapatmadan yeni kuşak ve eski kuşak bir arada çalışmayı avantaja dönüştürmeyi başarmış durumdalar. Farklılıklardan çıkan enerjinin yaratıcılığa dönüşmesi, markaya dünün ve bugünün dengeli uyumu olarak yansımakta.

Sanat Eseri Olarak Lokum ve Çikolata

Şube sayıları her geçen gün artmaya devam ederken Londra’da da bir dükkân açmaya karar veriyorlar. Londra pazarında geleneksel İngiliz markalarının yanı sıra dünyanın çeşitli ülkelerinden önemli markalar da mevcut. Ancak Şekerci Cafer Erol’un köklü hikâyesi ve beş kuşaktır süregelen çok güçlü bir marka oluşu onu sektörde öne çıkarıyor. Londra’da geleneksel tatlılar, el yapımı çikolatalar, marzipanlar, lokumlar ve sütlü tatlılarla damaklarda olduğu kadar hafızalarda da iz bırakmaya hazırlanırken; mağaza dekorasyonu, ambalaj tasarımları, kafe bölümündeki etkinlik alanı ile de farkını ortaya koyacak. Bir nevi kültür elçiliği yaparak farklı ülkelerden ve kültürlerden sanatçıların eserlerini ürünlerle buluşturmayı hedefliyor.

Profesyonel bir ekip eşliğinde doğru lokasyonda kaliteli ürün satışa sunmak kadar, şekercilik ve tatlıcılık sanatını yerinde icra etmek de büyük önem taşıyor. Yeni açılacak olan Londra mağazasında kaliteli hizmet sunmak ve misafirleri mutlu etmek için iki yıldır hazırlıklar özenle devam etmekte.

Sosyal Medya'da Paylaşın