Reçetelerini lokalden ve toprağın ritminden dinleyerek oluşturan, lokal üreticilere önem veren bir Ege mutfağı, Gia Urla. Modern sunumlarla tabaklarını misafirlerine sunan bu restoranın mutfağında konservatuvar mezunu bir şef var: Serkan Çakır.
Küçük yaşlardan itibaren mutfakla aile işletmesinin vesilesiyle haşır neşir olan Serkan Çakır, günler ilerledikçe hem mutfakta hem serviste ufak tefek işlere koşturmaya başlıyor. Lakin mesleğin zor ve yorucu olduğunu fark edince ileriye yönelik planlarından mutfağı çıkarıyor. Müziğe olan yeteneğini kullanarak konservatuvara giriyor. Orada öğretim görevlisi olur ama akademik ortamın kendisini mutlu etmediğini fark ediyor ve mutfağa geri dönüyor: “Bir süre aile restoranımızda çalıştıktan sonra kendi hayallerimin peşinden giderek GastroTire’yi kurdum ve 5 yıl boyunca şefliğini yaptım. Ancak bir süre sonra ben de kardeşim de fiziksel ve mental anlamda çok yorulduğumuzu hissedip, restoranımızı kapatma kararı aldık. 6 aylık bir yurt dışı macerasının ardından Gia Urla mutfağının başına geçtim.”
Mutfakta yereli korumak
“Gia Urla; misafirlerine keyifli bir ortamda, lezzetli yemekler, güzel şaraplar ve kokteyller ile bütüncül bir gastronomik keyif yaşatmayı hedefliyor” diyerek restoranın amacından bahseden şef Çakır, ayrıca Gia Urla’nın menüsünü de değiniyor: “Yakın çevremizin, mevsimine göre bizlere bağışladığı ürünleri kullanmak, bizim için önde gelen konulardan birisi. Bu bize ürün anlamında yerelliği getiriyor. Bunun dışında aslında buralarda yaşayanlar için alışıldık yemekleri (ot kavurması, tandır gibi) farklı ürün eşleştirmeleri ya da farklı tekniklerle işleyip servis etmek bizim için diğer önemli bir konu ki bu da mutfakta yerelliği getirmekte.”
Serkan Bey, içecek menüsüyle ilgili şarap kavında başta Urlalı üreticilerin şarapları olmak üzere sadece yerli firmaların şaraplarının olduğunu belirtiyor.
Gia Urla’nın denenmesi gereken lezzetleri
Şu an kış menüsünü servis ettiklerini söyleyen Çakır, bu menüde kesinlikle denenmesi gereken tabağın kuzu tandır olduğunu söylüyor ve menünün bir başka lezzeti olan, dana gerdan ile hazırlanan ve keşkek yatağında servis edilen kuzu sırtının da tadılması gereken bir lezzet olduğunu ekliyor.
Son yıllarda gastronominin birçok kişi için önemli bir hobi ve keyif haline geldiğinden bahseden Gia Urla Şefi Serkan Çakır, başarılı bir şef olmanın da tanımını yapıyor: “Yaptığınız işi takdir eden ve başka şartlarda karşılaşmanızın pek de mümkün olmadığı birçok kişiyle tanış oluyorsunuz. Bu gerçekten çok keyifli.”
“Türk mutfağının, dünya sahnesinde kendinden söz ettirebilmesi için iyi tanıtılıp, iyi pazarlanması gerektiğini düşünüyorum”
Yurt dışı deneyimlerine istinaden Serkan Bey’e dünya sahnesinde Türk mutfağının konumunu sorduğumuzda, öncelikle Anadolu’nun hem dünya üzerinde hem de bulunduğu topraklar üzerinde farklı coğrafyalara ev olmasından ötürü müthiş bir mutfağa sahip olduğunu söylüyor ve bu zengin çeşitliliği ile Türk mutfağının önemli bir noktada olduğundan bahsediyor.
Çakır, dünya gastronomisinin moda gibi pazarlamayla yön değiştirdiğini düşündüğünü anlatırken, şu sözlerle kendisini ifade ediyor: “Bir zamanlar Fransız mutfağı makbul kabul edilirken, yakın geçmişe kadar Kuzey Avrupa mutfağı dünya sahnesini sallamıştır. Şu sıralar gözlemlediğim, Güney Amerika ve Uzak Doğu ülkeleri yükselişte. Türk mutfağının, dünya sahnesinde kendinden söz ettirebilmesi için iyi tanıtılıp, iyi pazarlanması gerektiğini düşünüyorum” diyor ve uluslararası derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’ye gelmesinin bu konu için çok önemli bir gelişme olduğunu belirtiyor.