Bebek’teki Yasemin Pasajı’nda küçük bir dükkânda açılarak Türkiye’deki “nitelikli kahve” sektörünün ilklerinden olan Cup Of Joy, özel kahveleri, sağlık atıştırmalıkları ve kahvaltılarıyla bir adım öne çıkıyor. Bugün İstanbul’da 4 şubesi bulunan Cup of Joy’un hikâyesini iki ortağından biri olan Ebru Döşekci anlatıyor.
Cup of Joy’un nasıl ortaya çıktığını ve aldıkları özel kahvelerden Bebek’teki 14 metre karelik dükkânda başladıkları nitelikli kahve yolculuklarından bahseden Ebru Döşekçi sözlerine şöyle devam ediyor: “7 yıl önce iyi kahve diye bir şey yoktu ülkemizde. Güzel kahve hiçbir yerde içemiyorduk. Nerede iyi kahve içebiliriz, nedir bunun sırrı diye düşünüp iyi kahvenin peşine düştük. Yurtdışına gittiğimizde güzel yerlerde güzel kahveler içiyorduk fakat ülkemizde güzel kahve içecek yer bulamıyorduk. Bunun peşine düştük ve bunun bir takım belirleyici özellikleri olduğunu öğrendik. O zamana kadar bilmiyorduk ve konuyu öğrendikçe bizim çok ilgimizi çekti. Nitelikli kahve diye bir şey var, kavurmanın özellikleri var. Nitelikli kahvenin toplanma, saklama ve işleme özellikleri var. Bunların hepsini öğrendikçe eğitimler almaya başladık. Bu durumun bir ihtiyaç olduğunu düşündük. Kahve işinin bilinirliği de yoktu ülkemizde ve derme-çatma her şeyi öğrendik. İlk başladığımız zamanlarda kilosu 300-500 avroluk kahveler getirtiyorduk ve bardağını 50-60 liraya satıyorduk. Çok özel kahvelerdi ve bu kahveleri kim anlar, kim bilir ve kim içer gibi görüşler vardı. Bebek’te 14 metre kare yerde başladığımızda aynı zamanda kahve ekipmanları da satıyorduk ve o zamanlar böyle bir talep olduğunun farkında değildik. Herhangi bir reklam çalışmasında bulunmadık. Eğer sürdürülebilirliği sağlarsanız gelen müşteriler o lezzetin her zaman aynı kalitede olacağına inanırsa nerede olursanız olun size gelmeye devam edecektir. Müşterilerimizin yüzde doksanı müdavimlerden oluşuyor.”
“Bizi menü olarak diğer kahvecilerden ayıran şey kahvelerimizin tadı ve lezzeti”
Kahveyi yeşil olarak temin edip kavurma işlemini kendilerinin yaptığından bahseden Ebru Döşekçi kahve çeşitlerinden ve sundukları özel lezzetlerden şöyle bahsediyor: “İki türlü olarak kahveyi yeşil olarak getiriyoruz. İlk olarak direkt çiftçilerden aldığımız kahveler var bir de toptancıdan aldığımız kahveler var. İki türlü de yeşil olarak getirip kendi profilimize uygun olarak kavuruyoruz kahvelerimizi. Etiyopya kahvemiz var direkt çiftçiden aldığımız, toptancıdan aldığımız Peru, Kolombiya ve Kosta Rika kahve çeşitlerimiz var. Bunların dışında kendimize özel yaptırdığımız blend’imiz var espresso kahvelerde kullandığımız. Özel lezzetlerimizden de bahsedecek olursam aslında her kahvecinin kahve tadı birbirinden farklı. Çeşit olarak hemen hemen aynı menüye sahip olabiliriz ama örneğin bizim cortado’muzu herkes çok beğenir ilk servis etmeye başladığımız günden itibaren. Bunun dışında cold brew’imizi çok beğenirler. Şu an kullandığımız Etiyopya’dan getirttiğimiz çekirdek 2019’da bölge tadım şampiyonu oldu. Bizi menü olarak diğer kahvecilerden ayıran şey kahvelerimizin tadı ve lezzeti.”
“4 yıldır da sağlıklı atıştırmalık ve kahvaltı veriyoruz”
Kahvenin türünden kavurulmasına, sunumundan kullandıkları suya kadar her detayına özendiklerini dile getiren Döşekçi Cup of Joy’un konsepti hakkında şu bilgileri veriyor: “Biz iyi kahve sunmak istiyoruz. En önem verdiğimiz konu bu. O yüzden, kahvenin tarladan çıkmasından itibaren bütün aşamalarına çok özen gösteriyoruz. Kullandığımız su, makinelerimiz, personelimiz, kahvemiz, kavurma şeklimiz kısacası her şeyimizde çok özenle hareket ediyoruz. Bizim bu işe başladığımız andan itibaren yapmaya çalıştığımız buydu. Bunlara ek olarak da daha sonra sağlıklı atıştırmalıklar ve sağlıklı kahvaltı servis etmeye başladık. 6 yıldır hizmet veriyoruz 4 yıldır da sağlıklı atıştırmalık ve kahvaltı veriyoruz. 30’dan fazla çeşidimiz var. Bebek ve Vadi İstanbul şubelerimizde nitelikli kahvelerinin dışında sağlıklı kahvaltı menülerimize ulaşabilirsiniz.”
“İşlenmiş şeker kullanmıyoruz”
İşlenmiş şeker kullanmadıklarını ve sağlıklı şekerlerle tatlandırdıkları özel lezzetlerden de bahseden Döşekçi sözlerine şöyle son veriyor: “Dönemsel ürünlerimiz tabii ki oluyor fakat biz de şuruplu, kremalı, dondurmalı gibi ürünler yok. Bütün yaptığımız içecekler şekersiz yani işlenmiş şeker kullanmıyoruz. Elmadan ya da Hindistan cevizi şekeriyle tatlandırıyoruz ürünlerimizi. Yaz menümüzde limonata, buzlu çay, reyhan şerbeti gibi seçeneklerimiz var ve yaparken sağlıklı şekerlerden yararlanıyoruz. Kış aylarında da mevsime uygun daha baharatlı farklı çeşitlerle içecekler hazırlıyoruz. Matcha’lı, zerdeçallı içecekler yapıyoruz.”