Hem lezzeti hem de masaları süsleyen çiçeğiyle ile baharın müjdecisi oluyor enginar. Bin derde deva desek yeridir bu özel bitki için.
Sağlık açısından oldukça faydalı olan enginar, lezzetiyle de gönülleri fethediyor. Türkiye’de; Ege, Akdeniz ve Marmara bölgesinde yetiştirilen enginar, Nisan sonu Mayıs başında çıkıyor. Çorbasından dolmasına, salatasından zeytinyağlılarına kadar yemeği yapılan enginarların reçeli de dillere destan.
Enginarın Sicilya’daki tarihi M.Ö. 371 yıllarına dayanırken, bugün İtalyanlar Venedik’te 2 Mayıs’ı “Enginar Bayramı” olarak kutluyor. Bu asil bitkinin ana vatanının ise Etiyopya olduğu söyleniyor. Mısır üzerinden Avrupa’ya gelen enginar, 16. yüzyıl Avrupası’nda zengin sofralarının vazgeçilmez lezzeti oluyor. Papatyagiller familyasından mavi-mor renkli çiçekler açan enginar, çiçeğiyle masaları da süslüyor.
Bu dillere destan bitki, mitolojide de geçiyor. Şöyle ki; Zeus, Cynara isimli bir kadına aşık oluyor ve onu tanrıça olarak ilân ediyor. Zeus’un birlikte yaşamaları için evine götürdüğü Cynara, Zeus’un evini beğenmiyor ve kendi evine geri dönmek istiyor. Bu duruma öfkelenen Zeus, Cynara’yı bir enginara çeviriyor. Botanikteki ismi de bu hikâyeden geliyor.
Bugün ülkemizde de adına festivaller düzenlenen enginar, kitaplara ve filmlere de konu oluyor. Efsane film Amelie’de ünlü oyuncu Audrey Tautou partneri Mathaieu Kassovitz’e şöyle der: “Oysaki siz bayım, bir sebze bile olamazsınız. Çünkü, enginarın bile bir kalbi vardır…