Kalpten gelen Asya misafirperverliği ve köklerine olan sadakati ile bilinen Shangri-La Group, Shangri-La Hotels and Resorts’un 50. yılında, markanın geçmişten gelen güçlü mirasını ve kimliğini yansıtan, daha modern çizgilere sahip yeni logosunu tanıttı.
Shangri-La Group, Shangri-La Hotels and Resorts’un 50. yıl dönümü kutlamaları kapsamında, markanın geçmişini onurlandıran ve geleceğe yönelik vizyonuna atıfta bulunan yenilenmiş logosunu paylaştı. Logo, markanın yolculuğunu ve yıllar içinde nasıl evrildiğini yansıtırken, kalpten gelen Asya misafirperverlik anlayışına ve köklerine olan sadakatini de simgeliyor. Markanın, 1971’de Singapur’da açılan ilk oteli ile başlayan yolculuğu 50 yıldır Asya kültür ve değerlerine olan bağlılığı ile sürüyor. Marka bugün, dünyanın önemli destinasyonlarında 80’in üzerine otel ve resort tesisinde Asya’nın kalpten gelen misafirperverlik anlayışını yaşatıyor.
Yeni logoda modern görünüm
Yenilenen logo, markanın güçlü mirasını ve kimliğini yansıtırken daha modern bir görünüm sunuyor. Logoda; imza niteliğindeki “S” amblemi, gün doğumu saatlerinin parlak ışığını çağrıştıran yeni bir altın rengi tonuna sahip. Asya’nın kaligrafi öğelerinden ilham alan ve tarihle gelenekler arasında şık bir köprü oluşturan yazı karakteri ise, yeni dizaynın ruhuna uygun olacak şekilde daha rafine görünümde sunuluyor. Shangri-La’nın; bir mekandan ziyade, kişiye özel keyif ve neşe dolu anlara ilham olan bir hissiyat ve deneyim olduğunu vurgulamak amacıyla yeni logoya ‘Hotels and Resorts’ kelimeleri dahil edilmedi.
50 yıllık misafirperverlik
Shangri-La Group Yönetim Kurulu Başkanı Hui Kuok “Shangri-La, kuruluşumuzdan beri, Asya gelenek ve değerleri doğrultusunda, misafirlerine ve çalışma arkadaşlarına olan özgün ve kalpten gelen yaklaşımı ile biliniyor ve bu bizi özel kılıyor. Misafir odaklı yaklaşımımız her zaman, konuklarımız ve markamızın sunduğu deneyim arasındaki bağı güçlendirmeye yönelik taahhüdümüzün bir göstergesi. Tesislerimiz, misafir beklentilerinin devamlı olarak evrildiği ve değiştiği, dünyanın en dinamik destinasyonlarında faaliyet gösteriyor. Markamızın evrimi bizim geleceğe olan bakış açımız ve kalpten gelen misafirperverliği konaklama, aile tatili, spa ya da gastronomi deneyimlerinin her anında hissettirme sözümüz“ olarak yaklaşımlarının altını çizdi.
Shangri-La öncü ruhu ile zamansız olmasını; hizmet kültürünü, tasarımlarının DNA’sını ve imza deneyimlerini sürekli yenilemesine ve geliştirmesine dayandırıyor. Shangri-La Singapur, 50 yıl önce markanın yolculuğunun başladığı adres ve bu yolculukta hala sembolik bir önem arz ediyor. 2017 ve 2018 yılında, Shangri-La Singapur’da yenilenen Tower Wing’in ve çocuklara yönelik interaktif oyun alanı Buds by Shangri-La’nın lansmanı yeni dizayn ve aile deneyimleri açısından öncü niteliğindedir. Island Shangri-La, Hong Kong da bu önemli destinasyona taze ve modern bir perspektif kazandırmak için renovasyona girmektedir. 2022’de renovasyon sonrası lansmanının yapılması planlanan, Çin’deki ilk Shangri-La oteli Shangri-La Hangzhou da, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde bulunan West Lake’i ziyaret eden misafirler için yeni bir konsept ve ultra lüks deneyimler sunacak.
Shangri-La Group CEO’su Lim Beng Chee ise “Markanın her daim süren evrim ve gelişimi, Shangri-La’nın misafirlerine, çalışma arkadaşlarına ve paydaşlarına olan taahhüdünü güçlendiriyor. Bu yaklaşımı; otellerimizi misafirlerimiz ve onların değişen beklentileri ile her zaman uyum içinde olmak adına yeni olanaklar yaratmaları yönünde destekleyecek ve yetkilendirecek önemli bir strateji olarak görüyoruz. 50 yıldır kalpten gelen misafirperverliği yansıtan markamız, güncel ve özel deneyimler yaratarak misafirleri için özel ve keyifli anlar yaratmaya devam edecek. Geleceği öngörerek bu yolculuğa birlikte devam etmek için sabırsızlanıyoruz.” şeklinde görüşlerini ifade etti.
Birbirine âşık biri Türk ve biri Meksikalı iki gencin Londra’da başlayan romantik yolculuğunun devamında Türkiye’ye dönmesiyle nesiller boyu süren lezzet tutkusuna Ranchero’nun işletme kurucu...