Soy Türkiye, dünya çapında profesyonel el yapımı mutfak ürünleri denilince akla gelen ilk markalardan biri. Soy Türkiye Kurucusu Emir Ali Enç ile Kapalıçarşı’da başlayan ve dünyaya açılan markasını hikayesini konuştuk.
Profesyonel kullanım amaçlı üretilen mutfak gereçlerinin yapım sürecinin oldukça zor bir proses olduğunu dile getiren Emir Ali Enç, bakırı elde yapmaları gerektiğini belirtiyor. Bakır ve gümüşün, daha iletken olması sebebiyle kısa sürede elde ettiklerini vurgulayan Enç, “Endüstriyel açıdan bakacak olursanız açıkçası hiçbir avantajı yok, üretim sürecinin tamamı zor. Bu işe girme sebebim, sadece işi bilmem ve sevmem.”
Soy Türkiye’yi diğer markalarından ayıran en temel özelliğin bakırı kalın kullanmak olduğunu dile getiren Enç, kalın bakırı el ile işlediklerini dile getiriyor ve ekliyor, “Soy cezveleri, 1.5 mm kalınlığında olduğu için ısıyı iyi ve eşit iletiyor. Bu da ciddi bir lezzet farkı yaratıyor, çünkü kahveniz yanmıyor. Soy cezveleri ile kahvenin en iyi halini deneyimliyorsunuz.”
“Bizim Ürünlerimizdeki İnsanüstü Emeği Görüp Alan Herkes Kıymetli”
Soy Türkiye ürünlerinin saraylarda ve prestijli mekanlarda kullanılmasının iş birliği kapsamında olmadığını dile getiriyor. Soy Türkiye ürünlerinin Saraylar ve Yabancı Devlet Kurumları tarafından kendi istekleri doğrultusunda satın alındığını belirten Enç, “Ürünlerimizin prestijli müesseselerde kullanılması bizim için değerli. Bu durum, ürünlerimiz için harcadığımız emeğin bir karşılığının olduğunun göstergesidir. Ayrıca, ürünlerimizin arkasındaki insanüstü emeği görüp alan her birey, bizim için aynı değerde kıymetlidir.” diyor.
“Dünyanın En İyi Tenceresini Yaptık”
Dünyanın en iyi tenceresini yarattıklarını şu sözlerle açıklıyor: “Amacımız, dünyanın en pahalı değil en iyi tenceresini yapmaktı, o açıdan en iyi hammaddeyi kullanmamız gerekiyordu, bu da en iyi termal iletken olan Has 1000 ayar gümüştü. Bir gün, biri çıkıp altından bir tencere yapabilir. Bu tencere bizim yaptığımızdan daha pahalı bir tencere olabilir ama daha iletken bir tencere olamaz.”
Ürünlerinin ömürlük ve sürdürülebilir olduğunu dile getiren Emir Ali Enç, 2018’de Frankfurt’ta Sürdürülebilirlik Ödülü aldıklarını dile getiriyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor, “Hammaddemizin %100’ü geri dönüşümü mümkün olan bakır ve gümüşten olduğu için sürdürülebilirlik şirketimiz için aslında bir varoluş sebebi.”
Profesyonel harici farklı bir ürün kategorileri hakkında da bilgi veren Emir Ali Enç, “Paslanmaz çelik veya kalayla kaplı, yarı profesyonel dediğimiz Sâde serimiz piyasaya tam anlamıyla yakında çıkacak. Ana materyalimiz bakır, yani ürün piyasadakilerin aksine bakır ile kaplanmış çelik değil, çelik ile kaplanmış bakır ürün olma özelliğine sahip.” diyerek farklı ürün yelpazesine vurgu yapıyor.
