Gündem Değerlendirmeleri’nde başarılı Türk iş adamı Tahsin Öztiryaki ile keyifli bir sohbet geçirdik. Öztiryaki, FoodinLife’a yaptığı açıklamalarda koronavirüs salgını, e-ticaret ve daha birçok konu hakkında açıklamalarda bulundu.
Öztiryakiler firması ile sektöre adını altın harflerle yazdıran Tahsin Öztiryaki, koronavirüs krizi ve sonrasıyla sonrasıyla ilgili, “Bu süreç uzarsa kriz katlanarak devam edecek. Umuyoruz ki devletimizin de desteğiyle bunları aşacağız. İlk defa insanları böyle eve kapatan bir kriz yaşadık. Kısa dönem içerisinde pek çok kriz atlattık ama bu hem ekonomik hem de sosyal anlamda insanları etkileyen en büyük kriz oldu. Bundan sonra da yeme-içme konusu tamamen farklı bir boyuta ulaşacak. Şu anda restoranlara paket servis ile çalışıyor. Demek ki tabaklar, paketlemeler, çatal-bıçaklar farklı olacak. Bizim de Ar-Ge bölümümüz araştırmalarını yapıyor. Yeni ürünler ve yeni alışkanlıklarla bu yeni dünyaya adapte olacağız” dedi.
Endüstriyel mutfak sektörünün günbegün daha başarılı olduğunu ve endüstri olarak artık daha sağlam bir yerleri olduğunu söyleyen Öztiryaki, başarılarını sadece Türkiye’de değil aynı zamanda dünyada da duyurduklarını belirterek, “Kendi kendimize yetecek bir ülke olmak zorundayız. Bundan sonra bu zorunluluğumuz daha çok arttı. Çünkü dışardan ürün sağlanamadığı için talep artacak ve yoğun bir ulusal ticaretle karşılaşabiliriz. Yerel üretim ve tüketim artık bir gereklilik haline geldi” dedi. Yerel üretim ve tüketimin artmasıyla değişecek dinamiklerden birinin de e-ticaret olduğunu söylemeyi unutmadı. Öztiryaki bu konuyla ilgili, “Dünya değişiyor ve herkesin yeni bilgiler ve beceriler eklemesi gerekiyor. Uzaktan çalışan, ses komutlu ürünler veya farklı yollarla açılan, insanların elinden ve ağzından gelecek şeyleri engelleyecek ürünler üretmemiz gerekiyor. Biz şimdi birimlerimizin bütün ürünlerinin e-ticaret platformu oluşturma süreci içerisindeyiz. Artık dünya e-ticaret üzerinden devam edecek. Konuşulacak çok konu var ama bizim sektör olarak yeni planlar ve projeler bulmamız gerekiyor” diyerek çalışmalarının dur durak bilmeden devam ettiğini gösterdi.
Hem kendisinin hem de Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin Türk gastronomisine pek çok katkısının olduğu gibi bu konuda plan ve projelerinin devam ettiğini belirterek “Bu kriz gerçekleşmiş olmasaydı bambaşka şeyler yapıyor olacaktık. Örneğin bu durum yaşanmasaydı, Amerika’daki etkinliklerde yatırımcılarla bir araya gelecektik. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı ile iş birliği yapacaktık. Hem gastronomi hem de endüstriyel mutfak sektörünün parlayacağı bir yıl olacakken bu hastalık döneminden sonra bir bekleme süresi yaşayacağız” açıklamalarında bulundu.