İstanbul kültür mirasının ve gastronomi dünyasının asırlık markası Baylan, 100. yaşını özel bir sergi ve kitapla kutluyor. “İstanbul’un Baylan’ı: 100 Yıllık Serüven” Sergisi, 22-29 Kasım tarihleri arasında Atatürk Kültür Merkezi’nde ücretsiz ziyaret edilebilir.
İstanbul’un yeme-içme kültüründeki değişim ve dönüşümüne öncülük eden, Cumhuriyet’le yaşıt Baylan’ın asırlık yolculuğunu anlatan “İstanbul’un Baylan’ı: 100 Yıllık Serüven” isimli sergisi 22-29 Kasım 2023 tarihleri arasında ziyaretçilere kapılarını açıyor. Atatürk Kültür Merkezi Çok Amaçlı Salon’unda, 10.00-18.00 saatleri arasında açık olan sergi, ziyaretçilerine kent yaşamı ve tarihinin zengin dokusunu yansıtıyor.
Araştırmacı yazar ve akademisyen Sevecen Tunç tarafından kaleme alınan ve bir kültür arşivi olma niteliği taşıyan “İstanbul’un Baylan’ı: 100 Yıllık Serüven” kitabı, 1923’ten günümüze markanın yolculuğunu, Cumhuriyet tarihine koşut biçimde, tarihi dönemeçlerin, değişimlerin, toplumsal ve ekonomik gelişmelerin izlerini sürerek anlatıyor. Kitaptan yola çıkarak hazırlanan ve küratörlüğünü Sevecen Tunç’un yaptığı serginin tasarım ve kurgusunu ise Burçak Madran üstleniyor. Sergi kapsamında Baylan’ın asırlık tarihine ışık tutan fotoğraflar, belgeler, geçmişten günümüze kullanılan mutfak ekipmanları, birbirinden farklı tasarımlardaki çikolata ve şekerleme kutuları ziyaretçiye sunuluyor.
Türkiye gastronomisinin ilklerinin mimarı: Harry Lenas
Baylan’ın tarihinin kültleşen ismi Türkiye’nin ilk “okullu” pastacısı Harry Lenas, Baylan’ın imza tadı “Kup Griye”nin yaratıcısı olarak biliniyor. Sadece Baylan’ın markalaşma sürecinin kahramanı değil, aynı zamanda pastacılık ufkuna sayısız yenilik getiren bir duayen olan Harry Lenas, espresso kahve, cappuccino, İtalyan dondurmaları, milkshake, tiramisu, İskandinav kanepeleri ve tam yağlı gravyer peynirden yapılan “hakiki” tostları da İstanbul’a ilk getiren kişi olma özelliğini taşıyor.
Kurum tarihinin ötesinde Cumhuriyet tarihine tanıklık eden bir kitap
“İstanbul’un Baylan’ı: 100 Yıllık Serüven”, Baylan’ın 1923’ten günümüze kadar olan yolculuğunu kronolojik bir akışta anlatıyor. Kitap, yalnızca bir kurum tarihi çalışması olarak değil; İstanbul’un kültürel hafızasına dönük çok katmanlı bir araştırma olmasından dolayı bir arşiv niteliği taşıyor. Geçtiğimiz yüz yıl boyunca İstanbul’un pek çok önemli lezzet durağı zamana yenik düşerek kaybolup giderken, Baylan’ın yoluna kesintisiz bir şekilde devam edebilmesinin sırrı da bu kitapla aydınlanıyor.
Şekerleme ve pastacılık kültürümüzün başlangıç ve gelişim yıllarına da ışık tutan kitap, gastronomi literatürüne anlamlı bir katkı sağlıyor. Tüm bunlarla beraber, bir dönem kültür ve sanat insanlarının buluşma mekânı haline gelen ve Attilâ İlhan, Orhan Kemal gibi Türk edebiyatının mihenk taşlarının da dahil olduğu “Baylancılar” olarak anılan bir edebiyat ekolüne ev sahipliği yapan Beyoğlu şubesinin öyküsü, edebiyat tarihimize düşülen kıymetli bir not niteliğinde.
Cumhuriyet tarihine damga vuran; yerli sanayii teşvik hamlelerinin, Öz Türkçecilik hareketinin, 6-7 Eylül olaylarının, 1964 Sürgünü’nün ve daha nicesinin Baylan tarihindeki izleri bu kitapta sürülüyor. Tasarımını Bülent Erkmen’in danışmanlığında BEK Ajans’ın üstlendiği kitapta, kurum arşivinden daha önce gün yüzüne çıkmamış etkileyici fotoğraflar da yer alıyor.