Mandarin Oriental Bosphorus, Istanbul’un imza restoranı Olea & The Bar, geleneksel İtalyan mutfağının özgün lezzetlerini İstanbul Boğazı’nın büyüleyici ambiyansı ile buluşturuyor. Nefes kesici İstanbul Boğazı manzarasına sahip Olea & The Bar, yenilenen sonbahar ve kış menüsü ile konuklarını benzersiz bir lezzet yolculuğuna çıkarıyor.
İstanbul Boğazı’nın Avrupa kıyısında yer alan, iki köprüyü ve muhteşem yalıları kapsayan büyüleyici manzarasıyla nefes kesen Mandarin Oriental Bosphorus, Istanbul’un imza restoranı Olea & The Bar, İtalyan mutfağının geleneksel lezzetlerini ve & The Bar’ın özlenen kokteyllerini İstanbul’un kalbinde bir araya getirerek misafirlerine eşsiz bir gastronomi deneyimi sunmaya devam ediyor. Olea & The Bar, yenilenen menüsü, geniş kavı ve zengin kokteyl çeşitlerinin yanı sıra modern ve sofistike tasarımı, şık ambiyansı ve eşsiz manzarası ile öne çıkıyor.
Aileden gelen geleneksel tarifler
İsminin kökleri Latince’ye dayanan ve zeytin anlamına gelen Olea, geleneksel İtalyan lezzetlerinin ve pişirme tekniklerinin en şık şekilde misafirlere sunulduğu klasik bir İtalyan restoranı olarak dikkat çekiyor. İtalyan mutfağının köklü lezzetlerinden ilham alarak hazırlanan menüde orijinal aile reçeteleri tüm sadeliği ile şık tabaklara dönüşüyor. “Masanın etrafında mutlu bir uyum yaratmak için yemek paylaşılmalıdır!” mottosuyla Olea, geleneksel İtalyan aile yemeklerini paylaşımlık tabaklar ile sofraya taşıyor. Mandarin Oriental Bosphorus, Istanbul, Olea’ya özel olarak İtalya’da yüzyıllardır kullanılan tarif ve pişirme teknikleri ile tasarladığı menüsü ile misafirlerine lezzet şöleni vadediyor.
Başlangıçlardan makarnaya, risottodan ana yemeklere misafirlerini İtalya’nın tüm bölgeleri arasında gastronomi yolculuğuna çıkaran Olea, klasik İtalyan yemeklerinin yanı sıra ‘Cibo di Famiglia’ olarak adlandırdığı orijinal aile tariflerine dayalı ana yemek ve makarnaları ile farklılığını ortaya koyuyor. Altı veya sekiz kişilik hazırlanan bu özel lezzetlerde mevsimsel ürünlerin tazeliği tabaklara yansıyor. Olea’nın yenilenen menüsünde öne çıkan Stinco di Manzo, orijinal tarifine uygun olarak kereviz, havuç ve domates ile tatlandırılıyor. “Ossobuco” stili, ağır ateşte pişirilen bu eşsiz lezzet uzun pişirme sürecinden sonra iliğin sürülebilir kıvama gelmesiyle misafirlere eşsiz bir lezzet deneyimi yaşatıyor. Olea’nın dikkat çeken bir diğer paylaşımlık lezzeti olan Tagliolini al Tartufo e Pecorino ise el yapımı tagliolini makarnasını taze siyah trüf ve trüf kreması ile bir araya getiriyor. Deniz levreğinin Akdeniz tatları ile buluştuğu Branzino in Cartoccio ise Toskana bölgesine ait geleneksel bir pişirme tekniği olan kil ile yapıştırılan kağıtta hazırlanarak tüm lezzetleri içerisinde saklıyor. Kuzu etinden deniz ürünlerine geniş bir yelpaze sunan menüde yer alan tiramisu, panna cotta, gelato gibi geleneksel tatlılar ise Olea’daki İtalyan lezzet yolculuğunu en üst noktada tamamlıyor.