Hatay Gurme, Antakya ile beraber Halep ve Akdeniz mutfağını bir arada sunarak geleneksel lezzetlere yeni dokunuşlar da ekliyor. Biz de gerçek Hatay mutfağını İstanbul’a taşıyan İşletme Sahibi Barış Deveci ile bir araya geldik.
Hatay Gurme, 2015 yılında son dönemin gastronomik anlamda yükselen semti Ataşehir’de hayata geçiriliyor. Sektörle yolculuğu uzun yıllara dayanan Barış Deveci mutfak deneyimini şöyle anlatıyor: “1985’te babamızın açtığı Akdeniz Lokantası’nda sektöre giriş yaptım. Bu işletmemizi 2007 yılında ‘Akdeniz Hatay Sofrası’ olarak Vatan Caddesi’ndeki yeni yerimize taşıdık. Daha sonra Kuveyt’te iki şube hayata geçirdik, en son ise Hatay Gurme’nin kapılarını açtık.”
7 kadının 49 tarifiyle “Antakya’da Kahvaltı Yapmak”
Deveci, Hatay mutfağını İstanbul’a taşıyan ilk isimlerden. Öyle ki UNESCO’nun “26. Mutfak Şehri” olarak seçtiği ve sayısız medeniyete ev sahipliği yapan Hatay’ın mutfağıyla ilgili çıkarmış olduğu bir kitabı da bulunuyor. Adı, “Antakya’da Kahvaltı Yapmak.” Başarılı isim 7 kadının 49 tarifinin yer aldığı bu kitapla, yerel üreticilere destek verme misyonunu da üstleniyor. Kitapta yer alan tarifler arasında ise; tandır ekmeği arasında tuzlu yoğurt, Deveci’nin tabiriyle biberli denilen biberle sarılmış bir fukara dürümü ve lavaş ekmeğine salçayla harç edilerek fırına sürülen zeytinli küsbe ekmek de yer alıyor.
“Annemin adını taşıyan Dahiye Sultan Kahvaltısı çok beğenildi”
Kitabın çıkış noktası Hatay Gurme’den çıkan o unutulmaz kahvaltı sofrası oluyor. Gün boyu misafirlerine gerek Hatay gerekse de Halep ve Akdeniz mutfağı sunan Hatay Gurme, bu lezzetleri ile özgünlüğünü koruyor. Kahvaltı içerisine mezeler de koyduğunu belirten Barış Deveci, “Farklı kültürdeki insanlara bu lezzetleri sunabilmek müthiş bir keyif. Annemin adını taşıyan ‘Dahiye Sultan Kahvaltısı’ oldukça ilgi gördü. İçerisinde humustan kaytaz böreğine, biberli ekmekten mücvere kadar birçok seçenek mevcut” ifadelerini kullanıyor.
Hatay Gurme’de ürünlerin yüzde 90’ı markanın kendi üretimi. Hatay’ın meşhur kurabiyesi kömbeden üzüm pekmezine, zahterden tuzlu yoğurda kadar birçok ürün doğallığı ve tazeliği ile sofralarda yerini alıyor. Antakya’nın kireçte bekletilmiş kabak tatlısı, tuzlu yoğurtla yapılan boranisi, Şam tatlısı ve bakla ezmesi yine kahvaltıda yerini alan diğer lezzetlerden.
“Mücveri süzme yoğurtla, içli köfteyi vişneli sosla servis ediyorum”
Özgün tadı bozmadan farklı sunumlarla lezzetleri zenginleştirdiğini belirten Barış Deveci sözlerini şöyle noktalıyor: “Bildiğimiz mücveri süzme yoğurtla, içli köfteyi vişneli sosla servis ediyorum. Öte yandan bizim mutfağımızı öne çıkaran üç lezzet var. Bunlar; humus, künefe ve zahter salatası… Bundan sonraki projelerime gelecek olursak, benim için işin başında durmak çok önemli. Bu sebeple şubeleşmeye çok sıcak bakmıyorum. Belki butik yapıyı bozmadan bir tane daha manzarası güzel olan bir yeni şube açabilirim.”