Emir Ali Enç’in kurucusu olduğu Türkiye’nin bakır ve gümüş kültürünü tüm dünyaya tanıtan Soy Türkiye ile ham maddelerin özellikleri, şirketin hedefleri, sürdürülebilirlik gibi konuları konuşuyoruz.
Soy Pazarlama Müdürü Besra Burulday, temel ham maddeleri olan bakır ve gümüşün sağladığı avantajları şöyle açıklıyor: “Bakır ve gümüş evrendeki en iyi termal iletken metallerdir, bu da mükemmel seviyede eşit ısı dağılımının sağlanması demektir. Yani hazırlayacağınız besinler eşit ve doğru şekilde pişme avantajına sahip olacaktır, ayrıca bakır ve gümüş antibakteriyel özelliğe sahip metallerdir.”
Yurt İçi ve Yurt Dışında Görünürlük
Şirketin hedefleri hakkında bilgi veren Burulday, şöyle söyledi: “İlk önce kendi ülkemizde mağazalar açmak ve görünürlüğü artırmayı hedefliyoruz. Türkiye’de gastronomiyle ilgili olan olmayan herkes markamızın varlığını bilsin ve dünya sahnesinde yer alan hepimize ait bu markayla gurur duysun.” diyor.
Şu anki satışlarının yüzde 90’ının ihracat odaklı olduğunu belirten Burulday, “Paris, Londra, New York, Doha, Dubai, Singapur gibi yerlerde satış noktaları oluşturmayı planlıyoruz,” ifadelerini kullanıyor.
Soy Cezvesi: Fark Yaratan Tasarım
Burulday, öne çıkan ürünlerinden cezvelerini şöyle anlattı: “Soy’un cezvesini diğer bakır markalarından ayıran en temel özellik bakırı 1.5 mm kalınlığında kullanmak ve içini gümüşle kaplamak. Bu kalın bakırı tamamen el ile işliyoruz. Soy cezveler ısıyı çok iyi ve eşit iletiyor. Bu da ciddi bir lezzet farkı demek çünkü kahveniz her noktasında, aynı zaman diliminde ve aynı oranda pişiyor, yani kahveniz yanmıyor.”
Temel İlkelerden Sürdürülebilirlik
Sürdürülebilirlik konusuna geldiğimizde Besra Hanım, Soy Türkiye’nin “Veraset Garantisi”nden bahsediyor ve bu başlığı açıklamaya başlıyor: “Bizden aldığınız ürün, sizden sonra gelecek nesiller için de garanti kapsamında. Teker teker el ile üretilen bu ürünler, sonsuz kez geri dönüştürülebilir metallerle üretiliyor. Özel olarak sürdürülebilirliği hedeflememiz gerekmiyor, zaten temelimizi oluşturan sistem ‘Sürdürülebilirlik’.”
Teknolojiye Entegrasyon
Burulday, teknolojiye entegrasyonlarını şöyle anlattı: “Yapım proseslerinde el ile üretim mevcut olduğu için optimizasyon söz konusu değil, ama lojistik kısmında süreç optimizasyonları, müşteriler ile iletişimde oluşturduğumuz ağ, veraset garantisinin takip sistemleri, online ticaret sistemleri ve dijitalleşmenin dünyadaki görünürlüğü daha hızlı sağlaması gibi pazarlama stratejileriyle ilgili entegrasyonlar mevcut.”