Çikolatanın Pera Hali: Peraru

Coşkun Sezer ve Gonca Ünal Sezer, pandemi döneminde sevdikleri çikolatanın üretimine ilgi duymaya başlıyor. İzledikleri bir belgeselle bunu daha da pekiştiren çift, ‘bean to bar’ üzerine eğilmeye başlıyor.

Her orijinal çekirdeğin hikayesinin olduğunu söyleyen Sezer, Bean to bar çekirdeklerinin özel olduğunun altını çiziyor. Nitelikli, kompleks aroma yapılarına sahip kakao çekirdekleri tedarik ettiklerini ve bu süreçte sürdürülebilir, adil ticaret ilkeleri ile çiftçinin de hakkını alabildiğini, kendini geliştirebildiğini, kaliteli kakao çekirdekleri elde edebildiğini dile getiriyor.

Bean to bar’ın dünyada 25 yıllık geçmişi olduğunu belirten Sezer, en saf çikolatayı ürettiklerini vurguluyor. Çikolatanın en az iki içerikle üretildiğini belirten Sezer, “Çikolata, en az iki içerikle üretilebiliyor: kakao çekirdeği ve şeker. Biz çekirdeği bütün kullanıyoruz. İlave kakao yağı dahil olmak üzere hiçbir katkı maddesi kullanmıyoruz. Paketlerin önünde her bir orijine, her bir çikolataya ait tadım notalarını yazıyoruz.

“Yeni Çekirdekler Eklendikçe, Tecrübemiz Arttı”
Peraru’da şu an 6 farklı orijinde kakao çekirdeği ile çalışmakta olduklarını ve çekirdeğin kendine özgü meyvemsi aromalarını açığa çıkararak, farklı lezzetlerde çikolatalar ürettiklerini paylaşan Sezer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her bir kakao çekirdeğinin çikolatası farklı tadım notalarına sahip. Mesela yüzde 74 Kakao çekirdeği oranı ile Tanzanya kuru meyve, kırmızı meyve ve kuru erik tat profiline sahip iken, Madagaskar taze meyve ve narenciye profilinde. Belize daha yumuşak bir çekirdek ve bu bize daha yüksek kakao oranlı çikolatalar üretme fırsatı verdi.”

Kakao çekirdeği ve organik şeker kamışı şekeri ithal ettiklerini dile getiren Coşkun Sezer, farklı tecrübeler edindiklerinin altını çizdi. Her kakao çekirdeğinin farklı dokusu, yapısı ve tadı olduğunu vurgulayan Sezer, “O çekirdekten nasıl çikolata olacağını kendimiz öğreniyoruz. AR-GE’miz bulunuyor. İlk olarak Tanzanya çekirdeği ile başladı. Daha sonra Madagaskar çekirdeğini getirdik. Yeni çekirdekler geldikçe tecrübemiz arttı.” dedi.

“Pera Bize İlham Oldu”
Peraru adının Beyoğlu Pera’dan geldiğini dile getiren Gonca Sezer, “Pera aslında İstanbul için geçmişinde çok önemli bir bölge. İlklerin yaşandığı, sosyal hayatın geliştiği büyüdüğü oradan yayıldığı bir alandan bahsediyoruz. Her şey oradan çıkmış ilk pastacı, ilk çikolatacılar, ilk terziler… aklınıza gelebilecek ilkler oradan çıkmış. Aslında o çağrışımla Pera bize ilham oldu.” diyerek sözlerine devam ediyor.

 

Sosyal Medya'da Paylaşın