6. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı’nın basın toplantısı Swissotel the Bosphorus ev sahipliğinde gerçekleşti

Dünya gastronomisinin en önemli isimlerini İstanbul’da buluşturan Gastromasa için artık çok az bir zaman kaldı. Dünyanın en önemli üç gastronomi konferansından biri olan 6. Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı’nın bu yılki programı ve gelecek projeleri, Swissotel the Bosphorus’un ev sahipliğinde gerçekleşen basın toplantısıyla duyuruldu. Sözen Organizasyon Genel Müdürü Gökmen Sözen, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Metro Türkiye CEO’su Sinem Türüng, Öztiryakiler Yönetim Kurulu Üyesi Tahsin Öztiryaki, Swissotel the Bosphorus Genel Müdürü Uğur Talayhan, Türk Hava Yolları Kurumsal İletişim Başkanı Mert Dorman ve Türk Mutfağı Araştırmacısı Vedat Başaran basın toplantısında 7 Kasım’da gerçekleşecek organizasyon için duydukları heyecanı paylaşarak gelecek projeler için dayanışmanın önemine dikkat çektiler.

Basın mensuplarının yoğun katılımıyla gerçekleşen toplantıda açılış konuşmasını yapan Sözen Organizasyon Genel Müdürü Gökmen Sözen, “Türkiye’de gastronomi konferansı konusunda bir dünya markası yarattık. Araştırma şirketleriyle yaptığımız çalışmada gördük ki, dünyanın en önemli gastronomi konferanslarından birincisi İspanya’da, ikincisi İtalya’da üçüncüsü ise Türkiye’de yapılıyor. Dünyanın en önemli üçüncü gastronomi etkinliği olarak global düzeyde ilgi görüyoruz. Bir Türk markasının bu denli büyük başarılara imza atması sizlerin desteğiyle oluyor, bu nedenle herkese çok teşekkür ediyorum” dedi. Dünyanın en iyi şeflerini Türkiye’de ağırlamanın sadece sektörel bir gelişime değil öğrencilerin eğitimi ve vizyonuna da katkı sağladığını belirten Gökmen Sözen, küresel entegrasyonun artık günümüzde çok kıymetli olduğunu söyledi, “The 50 Best Restaurants ve Michelin tarafından ödüllendirilen, dünyada trend yaratan şefleri Türkiye’ye getiriyoruz. Dünyadaki gelişimi görmemiz açısından bu çok önemli. Gastromasa ile aslında Türkiye ile dünya arasında bir köprü oluşturuyoruz. Her yıl farklı bir konu başlığını ele alıyoruz. Bu yıl “Tasarım” temasını işleyeceğiz. 2022’de ise konumuz “Biyo-çeşitlilik” olacak, çünkü dünya çok farklı bir yöne gidiyor ve biz bunu görüyoruz.”

“Albert Adria bizden tavuk göğsü ve kokoreç tarifi istedi”

Gastromasa ile birlikte uluslararası bir etkileşim oluştuğunu söyleyen Gökmen Sözen, “Bu projeyle birlikte Türkiye’deki restoranlar global trendleri kendilerine daha fazla uyarlamaya başladılar. Sadece İstanbul’da değil Bodrum’da da bunun örneklerini görüyoruz. Bizim yerel ürünlerimiz de usta isimlerin dikkatini çekmeye başladı. Dünyanın en önemli şeflerinden biri olan Elena Arzak, Gastromasa’nın ardından menüsüne sumak koydu. Albert Adria, bizden tavuk göğsü ve kokoreç tarifi istedi ve biz burada vakumlayıp reçetesiyle birlikte Barcelona’ya gönderdik. Çok büyük bir hazinemiz var ve dünyaca ünlü isimleri ülkemizde ağırlayarak onlara tüm bu güzellikleri tanıtmak, kadim mutfağımızı uluslararası platformlara taşımak istiyoruz” dedi.

Fatma Şahin: “Elimizde çok önemli bir kültürel miras var”

Basın toplantısında konuşan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gastromasa’nın önemine dikkat çekerek GastroAntep ile birlikte Türk mutfağının tanıtımı açısından büyük faydalar sağladığına değindi, “Ekonominin güçlü olduğu yerlerde yeme-içme kültürü de gelişiyor. Sürdürülebilirlik bu alanda çok önemli. Bizim her yıl bu organizasyonları gerçekleştirebilmemiz bu işi sürdürebildiğimizi gösteriyor. Elimizde çok önemli bir kültürel miras var ve bu mirasın korunması, geleceğe taşınması beraberinde bir kimlik getiriyor. Dünyanın aradığı şey de aslında bu.”

Bu yıl “Tasarım” temasıyla gerçekleşecek organizasyonun gelecek yıl “Biyo-çeşitlilik” konusunu işlemesinin çok yerinde olduğunu söyleyen Fatma Şahin, “Dünya Ekonomik Forumu bir rapor hazırladı. Dünyayı bekleyen tehlikeler arasında bulaşıcı hastalıkların yanı sıra su yönetimi, biyo-çeşitlilik gibi konular da var. Bizi bekleyen tehlikelere karşı bu konulara değinmenin bir sorumluluk olduğuna inanıyorum. Dünya barışı için gastronominin ne kadar önemli olduğunu bize gösteren bir başlık bu” dedi.

Sinem Türüng: “Gelin Türk mutfağının tanıtımını hep beraber yapalım”

Metro Türkiye CEO’su Sinem Türüng ise, ilk günden bugüne Gastromasa’nın vizyonunu benimsediklerini söyleyerek büyük başarılara imza atmak için iş birliğinin önemine dikkat çekti, “1990 senesinde Türkiye’ye yatırım yapan ilk uluslararası perakende şirketiyiz. Hem sektörümüzü daha iyiye taşıyacak hem de Türk toplumuna fayda sağlayacak projelere imza atıyoruz. Türk mutfağının lezzetlerinin gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak, bu değerleri korumak ve şeflerimizin hak ettikleri yere gelmelerini sağlamak için çalışıyoruz. Coğrafi işaretli ürünlerimizin değerini biliyoruz ve yıllardır bu ürünlerin korunması ve ekonomiye kazandırılması için mücadele ediyoruz. Şeflerimizi desteklemek için 2011 yılında Türkiye’nin ilk gastronomi keşif platformu Gastronometro’yu kurduk. Gastromasa da bizim bu amaçlarımızla son derece örtüşen bir etkinlik. İlk günden bugüne bu organizasyonu destekliyoruz ve desteklemeye de devam edeceğiz. Gelin Türk mutfağının tanıtımını hep beraber yapalım ve dünyada hak ettiği yere gelmesini sağlayalım.”

Tahsin Öztiryaki: “Türkiye’nin tanıtımı açısından Gastromasa’yı çok anlamlı buluyorum”

Endüstriyel mutfak sektöründe Türkiye’nin en köklü firmalarından olan Öztiryakiler’in Yönetim Kurulu Üyesi Tahsin Öztiryaki, gastronomi sektörünün sadece yeme-içme bazında değil kullanılan ekipmanlar açısından da çok geliştiğini söyledi. Bu gelişime Türk kültürünün adapte edilmesinin çok önemli olduğunu söyleyen Tahsin Öztiryaki, “Bu etkinliğin ürünleri, şefleri, restoranları dünyaya tanıtabilecek direkt temas noktası olduğuna inanıyorum. Gastromasa’ya gelen konuklar Türkiye’de tanıdıkları ürünleri ve yemekleri dünyaya götürüyorlar. Bu konuya sahip çıkmak sadece buna bir iş olarak bakmakla olmuyor. Türkiye’nin her şeyin tanıtmakla ilgili bir bütün. Türkiye’yi reklamlarla, filmlerle tanıtabilirsiniz ancak insanların buraya gelmesi, bizi burada tanıması, ürünlerimizi alması ve memleketlerine götürüp oradaki insanlara anlatması çok daha değerli. Bu nedenle Gastromasa’yı çok anlamlı buluyorum” dedi.

Vedat Başaran: “Tam da bu noktada ülkemizin ihtiyacı olan proje bu”

Türkiye’nin son yıllarda büyük bir gelişim kat ettiğini ve bu yolculukta kıymetli projelerin hayata geçmesinin çok önemli olduğunu söyleyen Vedat Başaran, geçmişte bu imkanların ne yazık ki değerlendirilemediğini anlattı. Bugün gelinen noktanın büyük bir emek ve özverinin ürünü olduğunu belirten Başaran, “90’lı yıllarda Türkiye’ye şefleri getirmemiz çok zordu. Bunu ancak bir, iki defa kısıtlı bir şekilde başarabilmişizdir. Ancak bugün Gastromasa ile dünyanın en önemli şeflerini ülkemize getirebilmek ve her türlü olumsuzluğa rağmen bunu yıllardır sürdürebilmek çok önemli bir başarı. Artık dünyada çok daha fazla şef var ve butik üretimlere önem vermeye başladılar. Tam da bu noktada bizim ülkemizin ihtiyacı olan proje bu. Gastromasa ile onlar bizi öğreniyorlar, biz onları öğreniyoruz, öğrencilerimiz öğreniyor ve büyük bir etkileşim oluyor” dedi.

Uğur Talayhan: “Gastromasa ile gurur duyup herkese ulaştırmamız lazım”

Swissotel the Bosphorus ev sahipliğinde gerçekleşen basın toplantısının konuşmacılarından Swissotel the Bosphorus Genel Müdürü Uğur Talayhan, uluslararası platformlardaki deneyiminden de örnekler vererek böylesi bir organizasyonun zorluğuna ve bu başarıya sahip çıkılması gerektiğine değindi, “Gastromasa gerçekten çok özel bir organizasyon. Biz de son birkaç yıldır bu etkinliğin yanındayız ve her zaman da yanında olacağız. Gökmen ile yeni projelerimiz var, Accor olarak daha global ölçekli çalışmalara imza atmak istiyoruz. Çünkü inanın bu kadar ünlü şefi bir araya getiren kimseyi ben görmedim. Dünyanın birçok bölgesinde çalıştım ve şefleri böyle bir araya getirmek gerçekten çok zor. Bu nedenle Gastromasa ile gurur duyup herkese ulaştırmamız lazım.”

Mert Dorman: “Bu global organizasyonun büyük iş birlikleri yaratacağına inanıyorum”

Basın toplantısının konuklarından Türk Hava Yolları Kurumsal İletişim Başkanı Mert Dorman da Gastromasa’yı desteklemekten duydukları mutluluğu dile getirdi, “Bu kadar katma değeri yüksek bir organizasyonda Türk Hava Yolları olarak yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Uçaklarımızda flying chef’lerimiz var ve ileride bu global organizasyonun daha büyük iş birliklerine katkı sağlayacağını düşünüyorum.”

Her yıl gastronominin dünyaca ünlü isimlerini, Michelin yıldızlı şefleri ve dünyanın en önemli pastry chef’lerini Türkiye’de ağırlayan Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı, dopdolu programı ve seçkin katılımcılarıyla gastronomi dünyasını şekillendirmeye bu yıl da devam ediyor. ‘Tasarım’ temasıyla Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan organizasyon, meraklılarına gastronomi dünyasının kapılarını aralayacak. The Best Chef Awards tarafından “Yılın En İyi Şefi” seçilen Dabiz Munoz, dünyanın en seçkin gastronomi platformlarından La Liste’in Direktörü Helene Pietrini, Rus mutfağının yıldız isimleri Vladimir Mukhin ve Igor Grishechkin’in yanı sıra Antonio Bachour, Oriol Castro, Andoni Luis Aduriz, Gianluca Fusto, Thomas Bühner, Fabrizio Fiorani, Ricard Camarena, Diego Guerrero, Juanjo Lopez, Yoji Tokuyoshi, Joao Rodrigues, Paolo Casagrande, Syrco Bakker, Thibault Sombardier, Jonathan Bernsten ve daha birçok yıldız ismin buluşacağı Gastromasa, bu yıl her zamankinden de heyecanlı ve etkileyici olacak.

Sosyal Medya'da Paylaşın